Duygusal beden, bireyin duygularını ve duygu değişikliklerini barındırır. Duygusal bedendeki değişimlerden, olumlu ve olumsuz tüm süreçlerden fiziksel beden de eş zamanlı olarak etkilenir. Duygusal bedenin zarar görmesi enerji akışının bozulması ve tüm vücut sisteminin olumsuz yönde etkilenmesine yol açabilir. Duygusal beden bir çocuk için en önemli konulardan bir tanesi olarak görülmelidir.
Anne ile Çocuk Arasındaki Bağ Duygusal Beden Açısından Önem Taşır
Çocuk, 0 – 7 yaş döneminde duygusal bedenini keşfetmemiş olsa da özellikle süreç boyunca annesi ile “attachment” olarak da tanımlanan bağlılığını sürdürüyor olması önem taşır. Bu dönem içinde anne kalbinin sesi ve ritmi çocukların alışık olduğu bir sestir ve duygusal bedeninin gelişimini noktasında anne ile çocuk arasında bağ bu yüzden önemlidir.
Duygusal Mahrumiyet Birtakım Problemleri Beraberinde Getirebilir
Eğer bir çocuk bebeklik ve çocukluk döneminde duygusal mahrumiyet yaşadıysa, ilerleyen süreçlerde özgüven problemi, anksiyete, panik atak, kompleks, cinsel sapkınlık gibi ciddi problemlerin ortaya çıkması söz konusu olabilir. Duygusal mahremiyet, anksiyete, özgüven problemi gibi bireyin tüm hayatını etkileyebilecek sorunları tetikleyen bir unsurdur.
Okul Öncesi Eğitim Duygusal Beden Gelişimi Noktasında Önemlidir
Çocuklar için okul öncesi eğitim önemi tartışılamaz bir konudur. 0 – 7 yaş dönemi oldukça önemlidir. AÇEV’in kullanmış olduğu “7 çok geçtir!” kavramı aslında bu anlamda bir nevi gösterge olarak kabul edilebilir ve burada okul öncesi eğitimin önemi vurgulanır. Çocuklar bu dönemde aynı zamanda spiritüel bir beden de gerçekleştirirler. 11 yaşına kadar çocuklar için soyut kavramlar tam olarak anlaşılamaz.
6 – 11 yaş dönemi “somut işlemler dönemi” olarak adlandırılır. Görmedikleri ve dokunmadıkları şeyleri anlamlandırmakta zorlanırlar. Somut işlemler dönemi süresince, somut kavramlar çocuklar için daha anlamlı bir noktada durur. Bu nedenle, genellikle toplumlarda Allah Baba, Tanrı Baba gibi kullanımlar yaygındır. Bu kullanımların çıkış noktası çocukluk dönemidir. Çocuk bu anlamda babasını, büyüğünü de yüceltir ve önemli bir yere koyar. Birtakım tinsel, soyut kavramlar, elle dokunulamayan kavramları, somut kavramlara dönüştürerek anlamaya gayret eder. Bunları, tanrısallaşmış öğelere dönüştürebilir ya da böyle değerlendirebilir. Burada tinsel gelişimin de söz konusu olduğu görülebilir.
İnsanı İnsan Yapan Dört Beden Uyum İçinde Olmalıdır
Bu noktada bakıldığında, insanı insanı yapan dört bedenin (fiziksel beden, duygusal beden, entelektüel beden, spiritüel beden) kendi içinde dengeli olması, uyum içinde çalışıyor olması, sağlıklı bir gelişim içinde olması hem çocukluk hem de ileriki yaş dönemleri açısından kritik bir öneme sahiptir. Ve bu konu üzerinde durulması gereken en önemli konulardan bir tanesidir.
Duygusal beden ve erken yaşlardaki önemli rolü ile ilgili daha detaylı bilgiye ulaşmak için Doç. Dr. Gamze Sart ile iletişime geçebilirsiniz. Daha fazla içeriğe ulaşmak için Doç. Dr. Gamze Sart web sitesini ziyaret edebilir, YouTube kanalına abone olabilirsiniz.