Author admin

Öğrencilerimiz için Avrupa’daki üniversiteler her zaman özel bir yere sahip olmuştur. Eğitim sisteminden diğer imkanlarına kadar her şey Avrupa’da bulunan üniversiteleri diğer üniversitelerden hep ayırmıştır. Bu yüzden her yıl Avrupa’da okumak isteyen öğrenci sayısı artmaya devam etmiştir. Fakat Avrupa’daki üniversitelerden bahsederken İngiltere’yi ayrı tutmak gerekir. Zaten Bre – Exit ile birlikte İngiltere her noktada Avrupa’dan ayrıldı. Bu noktalardan bir tanesi de lisans ve lisansüstü eğitimler.

Zaten Avrupa’da üniversite okumak için gerekenler ile İngiltere’de okumak için gerekenler her zaman birbirinden ayrı olmuştur. Eğitim sistemlerinden farklı olarak okul ücretleri ve okuma imkanları gibi durumlar her zaman farklıdır. Batıdaki üniversiteler genel olarak Amerika, İngiltere, Kanada ve Avrupa olarak 4 farklı şekilde gruplanır. Asya ise bir bütün olarak değerlendirilir. Öğrencilerimize de tercih yaparken bu gruplar üzerinden tercih yapıyoruz.

Avrupa’daki Üniversiteler Arasında Hollanda Üniversiteleri

Lisans eğitimi olarak Avrupa’da üniversiteler arasında Hollanda hemen dikkat çekiyor. Hollanda’da bulunan üniversiteler son dönemlerde açık ara Avrupa’nın en başarılı okulları olmayı başardı. Hollanda’nın İnovasyon Bölgesi olarak gelişimini tamamlaması da bu konuda oldukça etkili oldu. Buna ek olarak Hollanda’da bulunan Groningen gibi ya da Amsterdam gibi Üniversiteler artık Stanford kalitesinde bir eğitim sunuyor. Bu yüzden de Avrupa’daki üniversitelerin sıralaması içinde Hollanda büyük bir yükselişe geçmeyi başardı.

Almanya Üniversiteleri ve Öğrencilere Sundukları

Öğrencilerimiz için en çok tercih ettiğimiz üniversiteler arasında Almanya’dakiler de oldukça dikkat çekiyor. Fakat Almanya’nın bu noktada bazı sorunları ya da diğer bir deyiş ile dikkat edilmesi gereken noktaları var. Bunlardan bir tanesi eğitim dilinin Almanca olması. Üniversiteler eğitimin yüzde 30 İngilizce olduğunu ifade etse de lisans seviyesinde bu durum söz konusu değil. Bunun yanı sıra Almanya’nın en dikkat çeken noktası ise lisansüstü eğitimleridir.

Çünkü Almanya’yı Almanya yapan ve dünyanın en iyi üniversitelerine örnek olan eğitim lisansüstü seviyesinde verilmektedir. Bu yüzden de genellikle öğrencilerimizin master ve doktora seviyelerindeki eğitimleri için Almanya’yı tercih ediyoruz. Eğitimlerinin kaliteli olmasına ek olarak Avrupa’daki Üniversiteler arasında Almanya bu eğitimleri İngilizce olarak veriyor. Ayrıca Almanya master ve doktora eğitimlerini dünyanın en iyi hocaları tarafından öğrencilere sunuyor.

Avrupa’daki Üniversiteler: İsviçre Üniversitelerinin Tercih Edilmesi

Öğrencilerimize çokça tercih ettiğimiz bir diğer ülke ise İsviçre üniversiteleri. Ülkemizde fazla bilinmesi de İsviçre’de bulunan 3 üniversite oldukça kaliteli ve başarılı eğitim veriyor. Üstelik eğitim dili de İngilizce. Fakat İsviçre’nin bu kadar az bilinmesinin bazı sebepleri var. Çok kaliteli bir eğitimi olsa da İsviçre’de kabul oranları oldukça düşük seviyelerde. Ayrıca Avrupa’da üniversite fiyatları en çok olan ülkelerden bir tanesi İsviçre. Burs imkanları oldukça fazla olsa da burs almak da kabuller kadar zor.

Kuzey Avrupa’da Bulunan Üniversiteler

Avrupa’daki üniversiteler arasında kuzeyde yer alan Finlandiya, Danimarka ve İsveç gibi ülkeler de oldukça başarılı okullara sahip. Özellikle bu ülkeler arasında İsveç önemli bir yere sahip. Kuzeyin İnovasyon bölgesi olan ülke bu konuda Hollanda’yı bile geride bırakmayı başardı. Dünyaya örnek olan bir eğitim sistemine sahip olan Kuzey Avrupa ülkelerinde hem eğitim fiyatları düşük hem de üniversitelerde verilen eğitim İngilizce. Bazı okullar sadece ana dillerinde eğitim verse de bu okulların sayısı oldukça az.

Avrupa’da Bulunan Diğer Üniversiteler

Kuzey Avrupa, Hollanda, Almanya ve İsviçre gibi ülkelerden ayrıldığımız zaman ise bölgesel başarıdan ya da kaliteden söz etmek zor. Bu ülkelerden farklı olarak diğer Avrupa’daki üniversiteler arasından diğerler sadece belli alanlarda kaliteli eğitim veren okullara sahip. Örneğin İtalya’da mimarlık alanında dünya kalitesinde eğitim veren okullar bulunuyor. Fransa’da ise özellikle teknik alanda eğitim veren okullar hemen dikkat çekiyor. Ayrıca Fransa’da Strazburg ise hukuk eğitiminde dünyaya örnek olacak çalışmalara imza atıyor. Benzer bir şekilde Roma Üniversitesi ise tıp alanında uluslararası kalitede bir eğitimi öğrencilere sunuyor.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalından Avrupa’daki üniversiteler hakkında detaylı bilgiler alabileceğiniz videolar bulabilirsiniz. Doç. Dr. Gamze Sart web sitesinden de Avrupa Üniversite sıralaması hakkında bilgiler bulabilirsiniz. Aba Yurt Dışı Eğitim internet sitesini ziyaret ederek Avrupa’da okumak için profesyonel destek alabilirisiniz.

Read More

Her yıl ülkemizden on binlerce öğrenci yurt dışındaki üniversiteler için başvurular yapıyor. Özellikle son 10 yılda yurt dışından kabul alan öğrenci sayısı büyük bir artış gösterdi. Ayrıca öğrenciler artık sadece Amerika ya da İngiltere’yi tercih etmiyor. Amerika ve İngiltere üniversiteleri yıllar boyunca öğrencilerin ilk tercihleriydi. Fakat zaman geçtikçe öğrenciler, yeni ülkeleri ve okulları keşfetmeye başladı. Almanya, Hollanda ve Fransa gibi ülkeler zamanla öğrencilerin aklında yer edindi.

İlerleyen süreçlerde ise Polonya, Finlandiya ve Norveç gibi ülkeler de öğrenciler için tercih edilebilir bir hal aldı. Günümüzde bir öğrencinin lisans ya da lisansüstü eğitim alabileceği onlarca farklı ülke var. Ve bu ülkelerin hepsi farklı avantajlara ve dezavantajlara sahip oluyor. Bunların arasında maddi imkanlar, destekler ya da eğitim sistemi gibi önemli pek çok konu bulunuyor. Yani günümüzde öğrencilerin tek tercihi Amerika’da üniversite okumak değil.

Yurt Dışındaki Üniversiteler ve Kabulleri

Yurt dışında okumak isteyen her öğrenci aynı şartlara sahip olamıyor. Bu şartlar kimi öğrenciler için maddi kimi öğrenciler için ise eğitim temelli olabilir. Bu tarz durumlar yüzünden ilk başlarda yurt dışında okuyan öğrenci sayısı ülkemizde oldukça düşüktü. Benzer sorunlar farklı ülkelerde de mevcuttu. Bu yüzden yurt dışındaki okullar zamanla öğrenci kabullerini şekillendirdi. Yurt dışındaki üniversiteler her geçen dönem öğrencilerin daha kolay başvuru yapması için çalışmalar yapıyor.

Örneğin artık lise diploması ile yurtdışında üniversite okumak gibi bir seçenek var. Ya da öğrenciler sadece dil sınavlarına girerek yurt dışında üniversite okumaya hak kazanabiliyor. Bu durum da her okulun farklı bir kabul süreci yürütmesine neden oluyor. Öğrenciler başvuracakları okullara ve ülkelere göre farklı sistem içerisinde değerlendiriliyor. Fakat tüm okullarda zorunlu ve ortak olan nokta dil eğitimidir. Öğrencilerin uluslararası sınavlardan eğitim alacakları dilde ortalama bir puan alması gerekiyor. Ya da öğrenciler kabul aldıktan sonra 1 yıl hazırlık sürecinden geçerek okullarına başlıyor.

Yurt Dışında Üniversiteleri İçin Ülke Seçimi

Daha önce de söylediğimiz gibi yurt dışında üniversite eğitimi alınacak onlarca ülke var. Ve her ülkenin de kendi oturmuş bir sistemi var. Bir diğer yandan ülkelerdeki bazı özel durumlar kimi öğrenciler için avantaj kimi öğrenciler içim ise dezavantaj oluyor. Genel olarak ise ülke seçimi yapılırken dikkat edilmesi gereken noktalar ise şunlar:

  • Ülkelerdeki eğitim sistemi sürekli farklılık gösterir. Bu yüzden öğrenciler okuyacakları alan için kendilerine en uygun eğitim sistemine sahip okulları belirlemelidir. Her eğitim sistemi tüm öğrencilere hitap etmez.
  • Üniversite ücretleri de büyük farklılıklara sahiptir. Her ülkenin benimsediği üniversite fiyatı birbirinden ayrıdır. Örneğin Amerika’da 16 bin dolar olan bir üniversite fiyatı Avrupa’da 500 Euro olabiliyor. Bu yüzden de öğrenciler maddi olarak sorun yaşamayacakları ülkeleri tercih etmelidir. Yurt dışındaki üniversiteler üniversite ücretleri dikkat edilecek ilk konulardan bir tanesidir.
  • Ülkelerin öğrencilere sunduğu burs imkanları da öğrencilerin dikkat edeceği bir diğer konudur. Verilen bursların kolaylığı ya da ne kadar olduğu bilinerek öğrenciler daha rahat bir eğitim hayatı yaşayabilir.
  • Ülkelerin istediği ya da isteyeceği uluslararası sınavlar her zaman farklıdır. Yurtdışı üniversite sınavları bu yüzden dikkat edilecek noktalardandır. Kimi üniversiteler sınav istemezken kimi üniversiteler öğrencilerden AP ya da SAT gibi sınavlar ister.
  • Ülkelerde verilen eğitimin dili de son derece önemlidir. Çünkü okulların verdikleri dil eğitimi her zaman İngilizce olmaz. Ya da her zaman ülkeler kendi ana dilinde eğitim vermez. Örneğin Almanya da hem Almanca hem de İngilizce eğitim veren okullar mevcut. Aynı durum Finlandiya gibi ülkeler için de geçerli. Bu yüzden de öğrenciler ülkelerdeki eğitim sistemine göre seçimlerini yapmalıdır.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalından ve web sitesinden yurt dışındaki üniversiteler ile alakalı daha detaylı bilgiler alabilirsiniz. Aba Yurt Dışı Eğitim internet sitesinden de yurtdışında üniversite nasıl okunur gibi sorularınıza cevap bulabilirsiniz.

 

Read More

Tüm dünyada son zamanlarda Hollanda üniversiteleri büyük bir ilgi toplamaya başladı. Özellikle 2010’lu yıllardan sonra Hollanda, üniversite tercihlerinde Avrupa’da büyük bir gelişme gösterdi. Öğrencilerin, üniversite için eğitim tercihleri uzun bir süre Amerika ve İngiltere gibi ülkelerdeydi. Fakat zaman içerisinde bu iki ülke eskisi kadar öğrenci başvurusu almamaya başladı. Bunun arkasında da; Hollanda, Polonya ve Finlandiya gibi diğer Avrupa ülkelerinin devreye girmesi bulunuyor. Lisans eğitimleri için yeni arayışlara giren öğrenciler, en iyi imkanları bu ülkelerde buluyor.

Son zamanlar Hollanda eğitim danışmanlığı başvurularında ülkemizde de ilk sıralara yerleşti. Öğrencilerimizin pek çoğu artık Amerika ya da İngiltere’de okumak yerine Hollanda’yı tercih ediyor. Bunun nedeni tabi ki de Amerika ve İngiltere’nin eğitim sisteminin kötü olması değil. Artık öğrencilerin ilgisini çekmek için üniversitelerin eğitim sisteminden farklı seçenekleri de öğrencilere sunması gerekiyor.

Dünyada Eğitim Sistemi Nasıl Şekilleniyor?

2000’li yıllardan önce kaliteli eğitim sadece dünyanın belli ülkelerinde ve belli üniversitelerinde toplanmıştı. Bu yüzden öğrenciler genellikle bu okulları tercih ediyordu. Örneğin Harvard, Oxford ve Stanford gibi üniversiteler her zaman öğrencilerin ilk ve son tercihi oluyordu. Öğrenciler bu tarz kaliteli eğitim veren okullardan başka üniversiteleri genellikle tercih etmiyordu. Fakat eğitim alanındaki gelişmeler üniversitelerin eğitim sistemlerini de geliştirmeyi başardı.

Pek çok okul gelişen teknolojiden de faydalanarak eğitim sistemlerinde köklü değişimlere yol açtı. Ve üniversitelerin yüzde 90’dan fazla bir kısmı da bu değişimlerden olumlu sonuçlar aldı. Öğrencilerin artık Harvard ve MIT gibi üniversitelerde alacakları eğitime yakın bir eğitim diğer ülkelerde de verilmeye başlandı. Bu değişimi bünyesine en iyi oturtan ve en çok başarılı olan okulların büyük bir çoğunluğu ise Avrupa bölgesinde yer alıyor. Avrupa bu sayede Amerika’dan daha fazla başvuru alan bir bölge olmayı başardı.

Hollanda Üniversiteleri ve Tercih Nedenleri

Amsterdam Üniversiteleri gibi son yıllara damga vuran üniversitelere ev sahipliği yapan Hollanda’nın tercih edilmesinde pek çok sebep var. Hollanda attığı adımlar sayesinde tam bir öğrenci ülkesi olmayı başardı. Hollanda üniversiteleri artık Avrupa, Amerika ve Asya gibi dünyanın yer yerinden tercih edilen bölgeler arasına kendini yazdırdı. Bu sayede de Hollanda hem ekonomik hem de teknolojik olarak büyük gelişmelere imza attı. Farklı perspektiflere ve kültürlere sahip öğrenciler Hollanda’nın gelişmesinde önemli bir rol oynadı.

Hollanda Üniversiteleri ve Eğitim Sistemi

Yurt dışında okumaya karar veren tüm öğrenciler için eğitim sistemi ilk dikkat edilecek noktadır. Çünkü kaliteli eğitim her şekilde öğrencilere akademik ve profesyonel iş kapılarını açacaktır. Hollanda’daki üniversiteler ve bölümleri bu konuda oldukça titiz çalışıyor. Yani tüm bölümler için ve alanlar için öğrenciler özel bir eğitim alıyor. Üniversitelerde öğrencilerin alanları ne olursa olsun hem pratik hem de teorik olarak öğrenciler eğitimlerini tamamlıyor. Üstelik teorik ve pratik eğitim dengesi dünyaya örnek olacak şekilde ilerliyor.

Hollanda’da Üniversite Ücretleri

Amerika ve İngiltere gibi ülkelerin öğrenci kaybetmesinin arkasındaki en büyük sebep okul fiyatlarıdır. Özellikle Amerika’da üniversite okumak artık lüks bir tercih olmaya başladı. Artan okul fiyatlarından sadece dışardan gelen öğrenciler şikayetçi değil. Aynı zamanda ülke vatandaşları da bu durumdan fazlası ile şikayetçi. Ülkede burs imkanları olsa da her öğrenci tam burs alamıyor. Hatta bazı okullar için yüzde 50 burs bile öğrencilere yetmiyor. Amerika ve İngiltere gibi ülkeler bu yüzden fazlası ile öğrenci kaybetti.

Fakat Hollanda Üniversiteleri bu konuda öğrencilere pek çok kolaylık sağlıyor. Öğrenciler için burs alacakları pek çok fırsat ülkede bulunuyor. Üstelik burslar genellikle öğrencilerin sosyal giderlerini de karşılıyor. Hollanda’da üniversite fiyatları 300 – 2000 Euro arasında değişiyor. Amerika’daki ortalama üniversite fiyatları ise 13 bin – 15 bin dolar arasında değişiyor. Öğrenciler Hollanda’da kaliteli eğitimi ucuza alma fırsatı yakalıyor.

Hollanda’da İş İmkanları

Üniversiteler her zaman iyi bir iş sahibi olmak için okunur. Tüm öğrenciler zorlu eğitim hayatları sonrası iyi bir işte çalışmayı ister. Hollanda bu konuda öğrenciler için en iyi tercih konumunda. Üniversitelerin başarısı dünyada ses getirdiği için artık önde gelen teknoloji firmaları, moda firmaları ya da benzer tüm firmalar Hollanda’daki okulları yakından takip ediyor. Okullarında başarılı olan ve farklılığını hissettiren öğrenciler ilk olarak staj daha sonra ise profesyonel olarak iş sahibi oluyor.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalından ve web sitesinden Hollanda üniversite bursları hakkında bilgilere ulaşabilirsiniz. Ayrıca Aba Yurt Dışı Eğitim ve Doç. Dr. Gamze Sart internet sitelerinden de Hollanda üniversiteleri hakkında detaylı bilgiler  alabilirsiniz.

Read More

21.yüzyılda öğrenciler Amerika yerine Avrupa’da üniversite okumak için çalışmalarını hızlandırdı. Özellikle 90’lı yıllarda Amerika dünyanın her yerinden yüz binlerce öğrencinin ortak tercihi olarak dikkat çekiyordu. Fakat Amerika son zamanlarda eski popülerliğini kaybetti. Bu yüzden de öğrenciler yeni ülkeleri keşfetmek için bir arayış içerisine girdiler. Bu arayışlar sonucunda da öğrencilerin büyük bir çoğunluğu Avrupa’ya göç etmeye başladı. Artık her yıl neredeyse milyonlarca öğrenci Avrupa’nın çeşitli ülkelerine eğitim için başvuru yapıyor.

Yurt dışında üniversite okumak isteyen öğrenciler için artık Avrupa en büyük tercih olmaya başladı. Bunun arkasında pek çok neden var. Özellikle öğrencilerin Amerika’dan vazgeçtikten sonra Avrupa üniversitelerinin yaptığı iyileştirmeler bu konuda çok etkili oldu. Bir diğer yandan öğrencilerin Amerika’dan vazgeçmesinin de aslında önemli sebepleri var. Amerika gibi eğitim ülkesinin bu kadar popülerliğini kaybetmesi dünyada da büyük ses getirdi.

Öğrenciler Amerika’yı Neden Tercih Etmiyor?

Amerika başarılı okulları ve teknoloji firmaları ile öğrencilerin ilgisini oldukça çekiyordu. Özellikle Silikon Vadisi gibi teknoloji bölgesi öğrencilere büyük iş imkanları sunuyordu. Ayrıca öğrenciler Amerika’da dünyanın en iyi eğitim sistemlerinde eğitim alıyordu. Fakat bunlara ek olarak eğitim masrafları da öğrencilere negatif bir etki yaratıyordu. Zamanla artan eğitim fiyatları artık öğrencilerin Amerika’dan uzaklaşmasına neden oldu.

Bunun yanı sıra kaliteli eğitim sistemi de artık dünyanın dört bir yanına yayılmaya başladı. Öğrenciler artık Amerika’dan çok daha ucuza Avrupa’da eğitim alacaklarını keşfetti. Avrupa’da genellikle İngiltere o dönemlerde öğrenciler tarafından ilgi gören ülkeler arasındaydı. Fakat İngiltere’deki üniversite ücretleri de diğer ülkelere oranla oldukça yüksekti. Bu yüzden de devreye Hollanda, Polonya, Finlandiya ve Almanya gibi hem ucuz hem de yüksek kaliteli Avrupa ülkeleri girdi.

Avrupa’da Üniversite Okumak Öğrencilere Neler Katar?

İlk olarak öğrenciler için eğitim kalitesi ve üniversite ücretleri tercihlerde büyük bir role sahip olur. Avrupa’daki okullar da öğrencilerin bu ihtiyaçlarını fazlası ile karşılıyor. Özellikle Amerika’ya kıyasla Avrupa’da üniversite ücretleri adeta bedava. Avrupa’daki okulların pek çoğu öğrencilere en iyi eğitim sistemini en ucuza sunan bölgelerden birisidir. Ayrıca öğrencileri Avrupa’da tercih edebileceği okul sayısı da her geçen gün artıyor. Hollanda, Almanya ve Fransa gibi ülkelerin öncülüğünü yaptığı bu sisteme Finlandiya ve Polonya gibi pek çok ülke zamanla dahil oldu.

Avrupa’da üniversite okumak için gerekenler de Amerika’ya kıyasla çok daha kolay. Örnek olarak YKS puanı ile yurtdışında okumak Avrupa okulları tarafından ülkemizde mümkün hale geldi. Öğrencilerin pek çoğu uluslararası sınavlara bile girmeden kaliteli eğitim almaya hak kazanıyor. Bu durum da Avrupa’yı tercih eden öğrenci sayısını her geçen gün arttırıyor. Avrupa’daki eğitim sistemi de ülkemizden farklı olarak tamamen pratik üzerine ilerliyor.

Öğrenciler üniversite – sanayi işbirliğinin başarılı örnekleri içerisinde eğitimlerini tamamlıyor. Bu sayede de öğrenciler için öğrendiklerini kavrama kısmı okul döneminde gerçekleşiyor. Ayrıca dünyanın önde gelen şirketleri de bu okulları yakından takip ediyor. Avrupa’da üniversite okumak öğrencilere pek çok iş kapısını da açıyor. Okullarında dikkat çeken pek çok öğrenci daha okullarını bitirmeden iş sahibi oluyor. Üniversiteler öğrencilerin profesyonel hayata hazır olmalarını sağlayacak bir eğitim fırsatını tüm öğrencilere sunuyor.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalını ziyaret ederek Türkiye’de üniversite kazanıp yurtdışında okumak için gerekenler hakkında bilgilere ulaşabilirsiniz. Doç. Dr. Gamze Sart Web sitesinden de Avrupa’da üniversite okumak için dikkat edilmesi gerekenler hakkında yazılar bulabilirsiniz. Aba Yurt Dışı Eğitim internet sitesinden yurt dışında üniversite okumak için profesyonel destek alabilirsiniz.

Read More

Start-up kültürü ile birlikte melek yatırımcı gibi yeni kavramlar da ortaya çıkmaya başladı. Start-up kültürü, son 20 yıla damgasını vuran bir girişim modeli olarak karşımıza çıktı. Kısa zamanda büyük bir kitleye ulaşan Start-up kültürü, pek çok yenilikleri de beraberinde getirdi. Yeni bir girişim modeli olan Start-up çalışmaları ile artık gençlere yeni bir iş kapısı da doğuyor. Start-up çalışmalarını diğer girişim modellerinden ayıran bazı önemli noktalar bulunmakta…

Startup Çalışmaları ve Diğer Girişimlerin Farkları

Girişim ve Startup arasında ilk dikkat çeken ayrılık büyüme hızlarıdır. Çünkü bir Startup’ın en temel ve önemli noktalarından bir tanesi hızlı büyümeyi hedefliyor olmasıdır. Eğer bir girişim hızlı büyümeyi hedefliyor ise buna Startup adı verilmektedir. Aksi takdirde bu proje bir girişim olarak kalır. Baktığımız zaman Twitter, Facebook ya da Tesla gibi Startup çalışmaları hızlı bir büyüme yakalayarak günümüze gelmiştir. Buna ek olarak Startup projeleri bir sorunun çözümü üzerine ilerler.

Yani yapılan projelerde temelde bir sorun vardır ve çalışma sonucunda ortaya çıkan ürün tamamen bu sorunu ortadan kaldırmak için üretilmiştir. Bu üretim bir hizmet ya da bir ürün olabilir. Diğer bir yandan Startup çalışmalarının yatırımcıları de girişimcilerden farklıdır. Startup projelerine ve girişim çalışmalarına yatırım yapan kitle birbirinden farklılık gösterebilmektedir. Özellikle melek yatırımcıların Startup ve girişim arasında fark oluşmasındaki önemi oldukça fazladır.

Melek Yatırımcı Kime Denir?

İlk olarak melek yatırım yapan kişiler bireysel ya da grup olarak hareket edebilmektedir. Genellikle 1 milyon TL’den fazla parası olan ve bu parası ile Startup girişimlerine yatırım yaparak onlara destek veren kişilerin hepsi melek yatırımcıların bir parçasıdır. Yani melek yatırım yapmak için herhangi bir topluluğa üye olma zorunluluğu yoktur. Yatırım modeli olarak Startup projelerini düşünen herkes bu isim ile anılır. Buna ek olarak melek yatırımcıların grup olarak bulunduğu kuruluşlar da vardır.

Bu kuruluşlar genellikle küresel olarak faaliyet gösterir. Ülkemizde Galata Angels gibi bölgesel faaliyet gösteren kurumlar bulunuyor. Buna ek olarak Keiretsu Form gibi hem ülkemizde hem de dünyanın dört bir yanında girişimcilere destek olan kuruluşlar da bulunuyor. Tüm bu yatırımcıların her biri sadece tek bir amaç için faaliyet gösteriyor. O da Startup projesinin başarılı bir şekilde hayata geçmesidir.

Startup Sahipleri Neden Melek Yatırımcıları Tercih Ediyor?

Melek yatırımcı örnekleri her geçen gün artıyor. Her gün onlarca Startup sahibi pek çok melek yatırımcının kapısını çalıyor. Startup sahiplerinin melek yatırımcıları tercih etmesinin arkasında pek çok sebep var. Maddi destek insanların aklına gelen ilk kriter olabilir. Fakat melek yatırımcıların sunduklarının yanında maddi destek çok da önemli olmuyor. Çünkü doğru melek yatırımcılar projelerde mentor görevi de görüyor. Yani projenin planlaması, pazarlanması ve büyümesi gibi kritik noktalar da melek yatırımcılar Startup sahiplerinin elinden tutuyor.

Melek yatırımcıların ilgilendikleri alan da bu yüzden birbirinden farklılık gösterir. Örneğin mühendislik, ürün, sağlık ya da yaşam bilimleri alanları için özel melek yatırımcı bulmak gerekir. Zaten her melek yatırımcının ilgilendiği ve yatırım yaptığı alan bellidir. Bu sayede melek yatırımcıların projeye etkisi de artar. Uzman oldukları alan içerisinde projeye dahil olduklarında yatırımcıların sunacağı destekler de artar.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalından ve web sitesinden melek yatırımcı nedir özellikleri nelerdir gibi konularda içerikler bulabilirsiniz. İnovasyon İçin Eğitim Vakfı internet sitesinden de Startup ile alakalı tüm konular hakkında içeriklere ulaşabilirsiniz.

Read More

2000’li yıllardan sonra yapay zeka teknolojisi hayatımızın her alanına girmeye başladı. Yapay zeka gibi bir alanın hayatımızda bu kadar aktif olmasının pek çok farklı nedeni var. İlk olarak yazılım alanındaki gelişmeler yapay zekaya adeta seviye atlattı. Yapay zeka son yıllarda popüler olmaya başlasa da aslında temelleri onlarca yıl önce atılmıştı. Fakat ilerlemesi ve gelişmesi için dünyada uygun alt yapılar mevcut değildi. Yazılım geliştikçe yapay zeka da hızlı bir gelişim sürecine girdi.

Yapay zeka dünyanın gidişatında da büyük değişimlere yol açtı. Yapay zeka uygulamaları sayesinde hem şirketler hem de ülkeler çok daha kritik adımlar atmaya başladı. Bu adımlar sayesinde büyük gelirler için de yeni bir kapı açıldı. Çünkü yapay zeka projelerinin günümüzde bir sonu gözükmüyor. Hatta pek çok yapılan çalışma yapay zekanın tam verim alamıyor. Bu yüzden de gelecekte yapay alanında yapılacak çalışmalar çok daha büyük etkiye sahip olacak.

Fakat geleceği beklemeden bile günümüzde yapay zeka insanları şaşırtmaya başladı. İlk olarak yapay zeka mühendislik alanlarını kapsayacak şekilde ilerliyordu. Fakat zaman geçtikçe yapay zeka farklı alanları da bünyesine dahil etti. İlk başlarda yapay zeka bu alanların bir parçası iken zamanla bu alanlar yapay zekanın bir parçası haline geldi. Günümüzde İngilizce nasıl bir zorunluluk ise gelecekte de yapay zeka öyle bir zorunluluk halini alacak.

Yapay Zeka Teknolojisi ve İş Hayatı

İnsanların çalışma ve iş hayatı her yüzyıl büyük değişimlere maruz kalmıştır. Savaşlar, ihtiyaçlar ya da teknolojiler bu süreci sürekli etkileyen unsurlar arasında olmuştur. Günümüzde de yapay zeka örnekleri iş hayatını etkisi altına almayı başardı. Yapay zekanın iş hayatına etkisi yavaş yavaş görünse de gelecekte önemli bir parçası olacak. Toplantılardan şirketlerin yatırım modellerine kadar her şeyi etkileyecek yapay zeka sayesinde çalışma hayatı çok daha basit bir hal alacak.

Sağlık Sektöründe Yapay Zeka

Yapay zeka nasıl çalışır ve nerelerde kullanılır sorusu ilk sorulduğunda kimse sağlık sektörü hiçbir şekilde akıllara gelmezdi. Fakat gelinen noktada yapay zeka sağlık sektörünün önemli bir parçası haline geliyor. Özellikle hastalık teşhisinde ya da tedavi süreçlerinde yapay zeka teknolojisi doktorların en büyük yardımcı olmaya aday. Çünkü yapay zeka robotları ameliyatlara da dahil olmaya başladı. Doktorları ameliyat sırasında doğru yönlendiren bu robotlar hem zamandan hem de sağlıktan ödün vermiyor.

Buna ek olarak deri altlarına yerleştirilen çipler de erken teşhis noktasında devreye giriyor. Doktorlar bu çipler sayesinde hastalıklar ilerlemeden erken safhada müdahale ediyor. Kısa bir süre hayatımıza girmesi beklenen bu çipler insan ömrünü çok yukarılara çekecek. Bu projeler sadece deneme aşamasında olsa da yatırımcılar tarafından daha şimdiden milyonlarca dolar yatırım almayı başardı. Belki de yapay zeka nedir sorusuna ilerleyen zamanlarda insan ömrünü uzatan teknoloji bile denebilir.

Üretim ve İmalatta Yapay Zeka Robotları

İnsan nüfusu ve ihtiyaçları gün geçtikçe artıyor. Artış ile birlikte insanların istekleri de sürekli değişiyor. Şirketler hem artan nüfusa uygun üretim yapma konusunda hem de istekleri doğru belirleme konusunda sorun yaşıyor. Yapay zeka teknolojisi bu süreçte en önemli yardımcı olarak dikkat çekiyor. Çünkü verileri doğru bir şekilde işleyen yapay zeka insanların istekleri en doğru şekilde belirliyor.

Ayrı akıllı üretim sayesinde de üreticiler insanlara yetecek kadar üretim sağlıyor. Bu üretim ve imalat sadece makine olarak gerçekleşmiyor. Aynı zamanda yiyecek ve içecek üretiminde de üreticiler fazla ve gereksiz üretimden uzak kalıyor. Şirket içerisinde büyük paraların kalmasını sağlayan bu yöntem sayesinde şirketlerin büyüme hızları da artıyor. Üretim alanında Yapay zeka örnekleri şimdiden hızlı bir büyüme yakalamayı başardı. Gelecekte bu alanda çok daha önemli ve büyük çalışmalar ortaya çıkacak. Dünyanın önde gelen pek çok teknoloji şirketi yapay zeka çalışmaları için daha şimdiden yüzlerce patent almaya başladı.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalından ve web sitesinden yapay zeka teknolojileri nelerdir ve ne işe yarar gibi sorularınıza cevap bulabilirsiniz. İnovasyon İçin Eğitim Vakfı internet sitesinden de yapay zeka teknolojisi hakkında detaylı bilgiler alabilirsiniz.

Read More

Tüm dünyada Almanya Teknik Üniversiteleri özel ve önemli bir yere sahiptir. Almanya, eğitim sistemi ile özellikle 2000’li yıllardan sonra tüm dünyaya kendini tanıtmaya başlayan bir ülke konumunda bulunmaktadır. Almanya’nın eğitim sistemi keşfedilmeden önce Amerika ve İngiltere’de bulunan üniversitelere olan ilgi yüksek seviyelerde seyretmiştir. Almanya’ya, öğrencilerin teker teker göç etmesi ile bu ülkelere olan ilgi azalmıştır. Üstelik Almanya sadece mühendislik alanında kaliteli bir eğitim sunmamaktadır. Mühendislik bölümleri ön plana çıksa da sanat ve sosyal bilimlere yönelik alanlarda da Almanya kaliteli eğitimler sunmaktadır.

Bir diğer yandan Almanya’da kaliteli okullar sadece tek bir bölgede yoğunlaşmamıştır. Münihteki üniversiteler ilk olarak akla gelse de Almanya’da her bölgede en az bir tane uluslararası standartta sahip bir üniversite bulunuyor. Bu durum sayesinde hem ülkedeki hem de ülke dışındaki öğrencilerin her birine kaliteli bir eğitim sunulmuş oluyor. Lisans ve yüksek lisans eğitimi için Avrupa’yı tercih eden öğrencilerin büyük bir kısmı Almanya ve Hollanda’ya yöneliyor. Bunun ise pek çok nedeni var.

Almanya Teknik Üniversiteleri Neden Çok Tercih Ediliyor?

İlk olarak öğrencilerin ilgisini çeken nokta kaliteli eğitim sistemidir. Almanya’nın en iyi mühendislik üniversiteleri aynı zamanda dünyanın da en iyi mühendislik okulları arasında. Öğrenciler Almanya’da dünya standartlarının üzerinde bir eğitim alarak iş hayatlarına daha hazır oluyor. Eğitim sisteminin bu kadar kaliteli olması üniversite fiyatlarına yansımıyor! Çünkü Almanya’daki üniversite ücretleri yok denecek kadar. Öğrenciler dünyanın en iyi üniversitelerinde 500 – 3000 Euro arasında bir ücrete okuyabiliyor.

Almanya’daki üniversiteler ve bölümleri sadece mühendislik alanlarına da hitap etmiyor. Almanya son dönemlerde büyük bir gelişim göstererek sanat gibi ya da tıp gibi alanlarda da dünya standartlarında eğitim sunmaya başladı. Bu yüzden de her yıl dünyanın dört bir yanından on binlerce öğrenci Almanya’da okumak için başvuru yapıyor. Fakat bunların sadece belli bir kısmı onay alıyor. Bunun sebebi okulların kabul kriterlerinin zorluğu değil. Almanya’daki TU9 üniversiteleri gibi üniversiteler okumak için öğrencilerin çok yüksek sınav puanına ihtiyacı yok.

Hatta Almanya’da bulunan bazı üniversiteler lise diploması ile de öğrenci kabul ediyor. Fakat öğrencilerin yetenekleri, becerileri ve alandaki tecrübeleri ile okulun ilgisini çekmesi gerekiyor. Üniversiteler öğrencilerin hem üniversiteye hem de bölüme yeterli olduğuna karar kıldığı zaman kabul süreçlerini başlatıyor. Ayrıca Almanya öğrencilere hem İngilizce hem de Almanca eğitim fırsatı da sunuyor. Öğrenciler hangi dilde eğitim almak istiyor ise o dilin sınavında ortalama bir skor alması onların kabul sürecini hızlandıracaktır.

Almanya’daki Teknik Üniversiteler ve Öğrencilere Sundukları

Almanya’da bulunan teknik üniversiteler ilk olarak öğrencilere dünyanın en iyi mühendislik eğitimlerinden bir tanesini sunuyor. Ülkemizdeki mühendislik öğrencileri derslerin sadece teoride kalmasından oldukça şikayetçi. Almanya’da ise bu tarz bir durum söz konusu değil. Almanya teknik üniversiteleri öğrencilere hem teorik hem de pratik olarak bir eğitim modeli sunuyor. Almanya’nın en iyi mühendislik üniversiteleri öğrencilerin genellikle laboratuvar ortamında eğitiyor.

Bu sayede öğrenciler derslerde gördüklerini bu ortamlarda pratiğe dökerek öğrendiklerini pekiştiriyor. Almanya teknik üniversiteleri aynı zamanda dünyanın önemli fabrikaları ile birlikte iş yapıyor. Dünyanın önde gelen araba firmaları bu üniversitelerin içerisine laboratuvar kurarak öğrencilere destek oluyor. Üniversite – Sanayi işbirliğinin en iyi örneklerinin uygulandığı üniversiteler öğrencilere bu sayede iş imkanı da sunuyor. Derslerde ve laboratuvar ortamında dikkat çeken başarılı öğrenciler dünyanın önde gelen firmalarında iş imkanı yakalıyor.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalından ve web sitesinden Almanya teknik üniversiteleri hakkında detaylı bilgiler alabilirsiniz. Aba Yurt Dışı Eğitim internet sitesinden de Almanya üniversiteleri taban puanları hakkında bilgiler bulabilirsiniz.

Read More

Son dönemlerde yurtdışında endüstri mühendisliği okumak isteyen öğrenci sayısı oldukça artmaya başladı. Endüstri mühendisliği tüm dünyada 2000’li yıllardan sonra popüler bir alan haline geldi. Geleceğin ve günümüzün önemli mühendislik alanlarından bir tanesi olan endüstri mühendisliği, yeni iş kapılarını da açmayı başardı. Dünyanın dört bir yanında büyük firmalar artık şirketlerinin önemli noktalarına endüstri mühendislerini yerleştirmeye başladı. Her geçen gün büyüyen bir alan olduğu için gençlerin ilgisi de gün geçtikçe artıyor.

Endüstri mühendisliği ayrıca dünyadaki teknoloji gelişmelerine de yardımcı olan bir mühendislik bölümü oldu. Teknoloji geliştikçe ihtiyaç duyduğu bilgi birikimi de artıyor. Bu yüzden de yeni meslekler ve yeni çalışmalara ihtiyaç doğuyor. Endüstri mühendisliği de teknolojinin ihtiyaç duyduğu boşlukları dolduran bir alan oldu. Bu tarz nedenlerden dolayı da öğrenciler için yurt dışında endüstri eğitimi almak önemli bir hal aldı. Ülkemizde de endüstri bölümleri olsa da yurt dışında verilen eğitimin pratik olması ve daha oturmuş bir sistem olması öğrencileri cezbediyor.

Yurtdışında Endüstri Mühendisliği Eğitimi Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Yurt dışındaki endüstri bölümlerinin her biri farklı kabul kriterleri barındırıyor. Kabuller ülkelere ve üniversitelere göre genellikle farklılık gösteriyor. Endüstri mühendisliği eğitimi veren okulların pek çoğunda da YÖK denkliği bulunuyor. Örneğin Avrupa’da endüstri mühendisliği eğitimi veren çoğu okul için ülkemizde denklik var. Fakat öğrenciler yine de okulları tercih etmeden önce denklik sistemlerini kontrol etmelidir. Denkliği olmayan okullar için öğrenciler mezun olduktan sonra denklik sınavına girmelidir.

Ayrıca yurt dışında endüstri eğitim süresi de ülkemizdeki gibi 4 yıl sürmektedir. Endüstri mühendisliği eğitim dili de genel olarak İngilizcedir. Almanya’da endüstri mühendisliği gibi bazı bölümlerde İngilizceye ek olarak Almanca eğitim de sunuluyor. Öğrenciler hangi dilde eğitim almak istiyor ise o dilde uluslararası bir sınava girerek geçerli bir puan almalıdır. İstenilen dil puanı da ülkelere göre değişse de ortalama olarak 80 85 TOEFL puanı gibi puanlar öğrenciler yeterli olacaktır.

Yurt Dışında Endüstri Mühendisliği Öğrenciler Neler Sunuyor?

Başta Avrupa olmak üzere dünyanın dört bir yanında sanayileşme hızla devam ediyor. Sanayileşme sürecinde de her mühendislik alanına olduğu gibi endüstri mühendisliğine de ihtiyaç artıyor. Yurtdışında endüstri mühendisliği öğrencileri de bu ihtiyaçtan yararlanıyor. Öğrenciler ilk olarak dünyanın önde gelen firmalarında staj yapma şans yakalıyor. Alanında öncü olan pek çok firma okullardaki öğrencileri yakından takip ediyor.

Başarılı buldukları öğrencileri de mezuniyet sonrası iş imkanları ile kendilerine çekiyor. Ayrıca yurt dışında endüstri mühendisliği maaşları ülkemize oranla çok daha yüksek. Öğrencilerin yabancı dil biliyor olması ve o kültüre ait bir okulda eğitim alması da öğrencilerin yurt dışı firmaları tarafından tercih edilebilir bir hale getiriyor. Öğrencilerin üniversitelerde teorik eğitime ek olarak pratik eğitim alması da onların profesyonel ve akademik hayatlarına çok daha yardımcı oluyor.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalını ziyaret ederek Avrupa’da endüstri mühendisliği hakkında detaylı bilgiler alabilirsiniz. Doç. Dr. Gamze Sart Web sitesinden de endüstri ve diğer mühendislik alanları hakkında detaylı yazılar okuyabilirsiniz. Aba Yurt Dışı Eğitim internet sitesinden yurtdışında endüstri mühendisliği okumak için gereken sınavlar hakkında bilgi ve destek alabilirsiniz.

Read More

Son dönemlerde yurtdışında işletme okumak isteyen öğrencilerin sayısı artmaya başladı. İşletme bölümüne olan bakış açısı ülkemizde çok farklı. İnsanlar genellikle işletme okuyan kişilerin ileride işsiz kalacağını söylüyor. Ve maalesef bu durum da gerçekleşiyor. Ülkemizde binlerce işletme mezunu ya kendi alanlarında çalışmıyor ya da çok kötü şartlar altında mesleklerini yapıyor. İşletme mezunlarının sadece küçük bir kısmı, alanlarında önemli yerlerde çalışabiliyor. Bu yüzden de ülkemizde işletme bölümüne bakış açısı olumsuz olarak ilerliyor.

Fakat yurtdışı işletme üniversiteleri ve eğitimleri işletme bölümüne olan bakış açısını değiştiriyor. Kaliteli bir eğitim ve buna ek olarak yüksek standartlarda iş imkanı yurtdışı işletme okullarında öğrencileri bekliyor. Bu yüzden de öğrencilerimiz işletme bölümü ülkemizde okumayı artık istemiyor. Bunu yerine Amerika da işletme okumak için ya da başka ülkelerde işletme okumak için yoğun bir çaba sarf ediyor.

Yurtdışında İşletme Okumak İsteyen Gençlerin Bilmesi Gerekenler

Yurt dışında işletme alanında eğitim almak ülkemizdeki kadar kolay değildir. Üniversitelerin prestijine göre öğrenci kabul süreci zorlaşıyor. Fakat öğrencilerin başvuracağı okul hangisi olursa olsun başvuru süreci kesinlikle titiz ilerletilmelidir. Ayrıca tüm işletme üniversitelerinin ortak olarak dikkat ettiği iki önemli nokta vardır. Bunlardan bir tanesi öğrencilerin diploma puanıdır. Öğrencilerin diploma puanı ne kadar yüksek olursa kabul için o kadar avantaj sağlar.

Buna ek olarak öğrencileri için ayrıca yabancı dil yeterliliği de son derece önemlidir. İşletme yurtdışında en çok okunan bölümler arasında olmasa da neredeyse her ülkede eğitimi İngilizcedir. Bu yüzden de öğrencilerin TOEFL ya da IELTS sınavına girerek geçerli bir puan alması gerekir. Ayrıca Eğitim dili İngilizce olmayan üniversiteler öğrencilere eğitim alacakları dilde bir yıl hazırlık hakkı da veriyor. Niyet ve referans mektupları ise öğrencilerin tercih ettiği üniversiteye göre istenen diğer konulardır.

İşletme bölümünün eğitim süresi de ülkemizden farklılık gösterebilir. Bazı ülkelerde eğitim 2 yıl sürerken bazı ülkelerde ise eğitim 3 – 4 yıl arasında sürebilmektedir. Her üniversite farklı ders programı içerisinde öğrencilere eğitim vermektedir. Yurtdışındaki işletme bölümleri arasında hepsinin YÖK denkliği de bulunmuyor. Yurtdışında işletme okumak isteyen gençlerin özellikle denklik olayına fazlası ile dikkat etmesi gerekiyor. Aksi takdirde öğrencilerin diploması ülkemizde geçerli olmayacaktır.

Yurt Dışında İşletme Okumanın Avantajları

Öğrencilerin yurt dışında bir okuldan işletme kabulü alması onlara pek çok fırsatı da beraberinde getiriyor. Özellikle öğrencilerin eğitim sırasında aldıkları kaliteli eğitim büyük bir avantajdır. Çünkü öğrenciler sadece sosyal hayatta kullanacakları bir İngilizce eğitimi almıyor. Aynı zamanda mesleki olarak da ileri düzey bir İngilizce gelişimi sağlamış oluyor. Bu durum ülkemizde büyük firmaların kapısını öğrencilere açmış oluyor. Aynı şekilde dünyanın farklı noktalarında da çalışmak için bir kapı açıyor.

Ayrıca yurtdışında işletme okumak öğrencilerin mesleki vizyonunu da geliştiriyor. Öğrenciler kaliteli bir eğitim sisteminde işletme eğitimi aldığı için bölümlerinin önemini çok daha iyi öğreniyor. Bu sayede mesleki olarak çok daha iyi yerlere geliyor. Bunlara ek olarak yurt dışındaki işletme okulları büyük firmalar tarafından yakından takip edilen bölümlerdendir. Firmalar bölümlerinde dikkat çeken öğrencilere ilk önce staj imkanı tanıyor. Daha sonra ise mezuniyetten sonra iş imkanları ile değerlendiriyor.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalını ve web sitesini ziyaret ederek yurtdışında en çok okunan bölümler hakkında bilgiler alabilirsiniz. Aba Yurt Dışı Eğitim internet sitesinden de Yurtdışında işletme okumak için gereken sınavlar hakkında bilgiler alabilirsiniz.

Read More

Günümüz eğitim sistemi her öğrencinin aynı yöntemle eğitim almasına yönelik bir sistem olarak uygulanmaktadır. Ancak verimli bir öğrenme süreci için bu doğru değildir. Öğrenme söz konusu olduğunda bireylerin öğrenme biçimlerini bilmek gerekmektedir. Bireyin öğrenme biçimine yönelik olarak verilen eğitimler, bireyin verimli bir öğrenme süreci yaşamasını sağlamaktadır. Öğrenme stilinin doğru tespiti, ders çalışma süreçlerinde de yararlı sonuçlar vermektedir.

Nasıl ki her birey birbirinden farklı karakteristik özelliklere sahipse, öğrenme biçimleri de her insanda farklı olabilmektedir. Zaten insan karakterinde görülen bu farklılıklar, öğrenme stillerine yönelik araştırmaların da kaynağı olmuştur. 1967 yılında yapılan çalışmalar, bireylerin birbirinden farklı üç öğrenme yöntemine sahip olduklarını açıklamaktadır.

Bu çalışmanın öncüleri Dr. Rita Dunn ve Dr. Kenneth Dunn’dur. Dunn&Dunn öğrenme yöntemleri, insanların oldukça büyük bir kısmının öğrenme eylemini başarılı bir şekilde yapabileceklerini savunmaktadır.

Mevcut Öğrenme Stilleri Nelerdir?

Günümüz eğitim sistemi ezbere dayalı bir sistemle oldukça verimsiz bir yöntemi benimsemiştir. Bu durum, öğrencilerin verimsiz bir öğrenme süreci ile potansiyellerinin çok altında bilgi düzeyine ulaşmalarına neden olmaktadır. Günümüz eğitim sisteminin özellikleri arasında dikkat çeken ezberci yöntemden ziyade bireyin yetenekli olduğu öğrenme stiline yönelik bir sistem uygulanmalıdır.

Günümüz Eğitim Sistemi Bireyin Yeteneklerine Yönelik Yöntemler Kullanmalı!

Üç farklı öğrenme stilinden ilkini görsel öğrenme stili oluşturmaktadır. Bu öğrenme biçiminde gözlem yaparak ve okuyarak gerçekleşen öğrenme eylemleri önemlidir. Renkli tablolar, görselliği yüksek şekiller ve ilgi çekici bloklar bu yönteme yatkın olan insanlara hitap etmektedir. Bu öğrenme yöntemine sahip olan kişiler genellikle herhangi bir şey düşündüklerinde yukarı doğru bakma eğilimindedirler.

Görsel yönteme eğilimli olanlar, ders sırasında not alarak daha verimli bir öğrenme süreci yaşayabilirler. Çalışma sırasında alınan notlar ve özet bilgiler, konuların daha kalıcı öğrenilmesine yardımcı olmaktadır.

İşitsel öğrenme stiline yatkın olanlar, dinleme ve tartışma yöntemleriyle verimli bir süreç elde edebilirler. Ses kayıtları ve benzeri ses unsurları bu yöntem için önemli sayılmaktadır. Bu öğrenme yöntemleri Türk Eğitim Sistemi özellikleri ve yöntemleri arasına dahil edilirse öğrencilerin öğrenme süreçleri daha etkin hale gelebilir.

Öğrenme stillerinden bir diğeri de dokunsal öğrenme yöntemidir. Fiziksel araç ve gereçler, uygulamaya dönük projeler ve benzeri çalışmalar öğrenme biçiminde dikkat çeken unsurlardır. Dokunsallar için masa başında ders çalışmak her zaman için kolay olmayabilir. Ders çalışırken hareket kısıtlarının olmamalarına dikkat edilmelidir.

Günümüz eğitim sistemi ve nasıl olması gerektiği hakkında soru ve görüşleriniz için Doç. Dr. Gamze Sart’a ulaşabilirsiniz. İlgi çekici videolara ulaşmak için Doç. Dr. Gamze Sart YouTube kanalına abone olabilirsiniz.

Read More