Category Blog

Para kazandıran meslekler özellikle 2000 sonrası doğan gençler için büyük merak konusu. Tüm insanlar para kazanmak ve daha iyi bir hayat sürmek için eğitim alırlar. Geçtiğimiz 20 yıla bakarsak para kazanmanın günümüze göre çok değiştiği hemen dikkat çeker. Çünkü mesleklerin yapıları fazlası ile değişmeye başladı. 20 yıl önce, geleceğin mesleği olarak ifade edilen alanlar artık birer birer yok oluyor. Bunların yerine yeni meslekler ve iş alanları ortaya çıkıyor.

Buna ek olarak dünyanın ihtiyaçları ve beklentileri de değişmeye başladı. Meslekler ve maaşları 2021 yılında bu anlamda artık yeni bir kabuğa kavuştu. Artık dünyanın ihtiyaç duyduğu alanlar oldukça farklı. Dünyada meydana gelen büyük etkenler bu süreci tetiklemeyi başardı. Bu etkenlerin başında ise şüphesiz ki 4. Sanayi Devrimi geliyor. Sanayi Devrimi dünyanın alıştığı tüm alanlara yeni bir boyut kazandırdı. Bu yenilikler de hayatımıza bir ada girmediği için çok daha kolay adapte olabildik.

Yani sanayi devrimi 2000’li yıllardan sonra ortaya çıksa da temelleri onlarca yıl önce zaten atılmıştı. Pek çok üniversitesinin ve ülkenin bu sürece o zamandan beri hazırlandığını da biliyorduk. Sanayi devrimi mesleklerde insan gücünü ortadan kaldırmayı hedefliyor. Ayrıca bugün en çok para kazandıran 10 meslek incelendiği zaman hepsinin sanayi devrimi ile ortaya çıkan meslekler olduğunu görebiliriz.

Para Kazandıran Meslekler Nasıl Tercih Edilmelidir?


Bugün baktığımı zaman insanların para kazanabileceği onlarca farklı meslek var. Bu mesleklerin her biri de dünyanın çoğu ülkesinde ilgi duyan mesleklerdir. Yani bu meslekleri seçen kişiler para kazanma konusunda sorun yaşamazlar. Fakat bu mesleklerin seçilmesi sırasında dikkat edilmesi gereken noktalar var. O da kişinin bu mesleğe olan yetkinliği ve becerisi. Sadece para kazandırmasına göre ya da sadece geleceği olduğu için meslek seçilmemelidir.

Meslek seçimi yapılırken öğrenciler mesleklerden önce kendi becerilerini belirlemelidir. Aksi takdirde istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabilir. İstenmeyen sonuçlar her zaman başarısızlık olarak görünmez. Örneğin yazılım alanına ilgisi olmayan kişiler sadece fazla para kazanma ihtimalleri için bu alanı seçebilir. Hatta bu öğrenciler zaman içerisinde çok fazla para da kazanabilir. Fakat sevmedikleri bir işte çalışarak bunu yapmak öğrenciler için zorlu olacaktır. Gelecekte en çok para kazandıran meslekler onlarca farklı alanı kapsar.

Bizlerde öğrencilerimizin üniversite tercihlerini yaparken en çok para kazanacağı alana göre yapmıyoruz. Öğrencinin hem yetenekli hem de istekli olduğu konuları analiz ederek geleceğin mesleklerinden onlar için bir liste hazırlıyoruz. Aksi takdirde sevmediği bir alana yönelen öğrenciler eğitimlerini yarım bile bırakabilir. Hem fiziksel hem de psikolojik olarak bu öğrenciler büyük yaralar alarak zor duruma düşebilir. Bu durum her zaman öğrencilerin dikkat etmesi gereken önemli bir husustur.

Gelecekte Para Kazandıran Meslekler Arasında Tıp Alanı


Yüzlerce hatta binlerce yıldır tıp eğitimi öğrencilerin her zaman sevdiği ve ilgi duyduğu bir alan olmuştur. Ayrıca dünyada en çok para kazandiran meslekler arasında her zaman tıp ilk sıralarda yer alır. Bu durum gelecekte de aynen geçerli olacak. Fakat tıp alanı aynı diğer meslekler gibi bazı güncellemeler ile karşımıza çıkacak. Bu alandaki en büyük güncelleme ise yapay zeka. Yapay zekanın tıbbın bir parçası olacağı kaçınılmaz bir gerçek. Fakat gelecekte tıp ve yapay zekayı birleştiren kişiler onlarca adım önde olacak.

Mühendislik Alanında Para Kazanmak

Gelişen teknoloji ve robotlaşma göz önüne alındığı zaman mühendisliğin çok daha farklı bir yere sahip olduğu hemen dikkat çeker. Ayrıca artık alanında uzman mühendislere duyulan ihtiyaç çok daha fazla. Geçtiğimiz yıllarda para kazandıran meslekler denildiği zaman inşaat, makine ve elektrik mühendisliği akıllara gelirdi. Fakat son 10 yıla damgasını vuran yazılım ve bilgisayar gibi mühendislik alanları bu mühendislikleri geçmeyi başardı. Yazılım ve bilgisayar alanındaki ihtiyaç dünyada her geçen gün artıyor.

Psikoloji ve Eğitim Alanında Para Kazanmak

Hem psikoloji hem de eğitim için geleceği pek parlak olmayan alanlar deniliyordu. Teknoloji ve yapay zekanın ilerlemesi bu tarz mesleklerin ortadan kalkmasına neden olur bakış açısı uzunca bir süre gündemden düşmedi. Fakat bu geldiğimiz durum oldukça farklı. Hatta beklentilerin tam zıttı bir şekilde devam ediyor. Bu iki bölüme olan ihtiyaç geçmiş yıllara göre artık çok daha fazla. Dünyanın isteklerini ve beklentilerini en iyi okuyan bu meslekler en çok para kazandıran iş alanları arasında yer aldı.

Geleceğin Para Kazandıracak Mesleği Biyoteknoloji

Biyoteknoloji ismi aslında çok yakın zamanda hayatımıza girmeyi başardı. Fakat zaman içerisinde oldukça hızlı bir şekilde yükselişe ve gelişime girdi. Özellikle pandemi bu alanın yükselmesindeki en önemli etken oldu. Çünkü kitler, aşı çalışmaları ya da bu tarz tüm çalışmalar biyoteknolojinin çalışma alanına giriyor. Günümüzde bile kısa zamanda yüksek kazançlar sağlayan bu meslek geleceğin en önemli alanlarından bir tanesi. Bu yüzden üniversiteler biyoteknoloji bölümlerinin açılmasına hız verdi.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalını ve web sitesini ziyaret ederek para kazandıran meslekler ile alakal detaylı bilgiler alabilirsiniz. İnovasyon İçin Eğitim Vakfı internet sitesinden de geleceğin meslekleri ile alakalı yazılar okuyabilirsiniz. Aba Kariyer internet sitesinden de doğru meslek seçimi için destek alabilirsiniz.

Read More

Son yıllarda yapay zeka teknolojisi insanların en merak ettiği konulardan bir tanesi oldu. Artık insanlar bu teknolojiye hem daha meraklı hem de daha istekli bir hale geldi. Bunun arkasında ise şüphesiz ki yapay zekanın bizlere sundukları ve sunacakları var. Yapay zeka oldukça eski bir tarihe sahip. 2. Dünya Savaşı sırasında yapay zekanın temelleri dünyada zaten atılmıştı. Fakat ilerleyen süreçlerde durum çok daha farklı bir hale geldi.

Yapay Zekanın Tarihteki Değişimi

Uzmanlar ikinci dünya savaşında başlayan yapay zeka sürecine kısa sürede merak saldı. Kodlama ve bilgisayar olmadan insanlar 70’li yıllara kadar yapay zekayı belli bir seviyeye getirmeyi başardı. Fakat yetmişlerin ortasında ise beklenmedik bir durum ortaya çıktı. Başta Amerika olmak üzere bazı ülkelerde yapay zeka karşıtı yazılar ve çalışmalar gündeme geldi. Yapay zeka makale ve bu çalışmalar ile büyük bir darbe aldı. Üstelik bunlara ek olarak Amerika Devleti yapay zeka çalışmalarına yaptığı desteği ortadan kaldırmaya ve geri çekmeye başladı.

Yaklaşık 6 yıl süren bu süreçten sonra ise yapay zeka ile alakalı İngiltere merkezli bazı önemli kararlar alındı. İngiltere Japonya’nın yapay zekadaki çalışmalarına yetişebilmek için yapay zekayı daha fazla desteklemeye başladı. Domino taşı etkisi ile de bu kararlar dünya geneline hızla ulaştı. Amerika’daki ara verilen yapay zeka çalışmaları da tekrardan başladı. Bu süreçten sonra ise yapay zeka günden güne gelişen bir teknoloji olarak karşımıza çıktı. Yapay zeka nasıl çalışır ya da nedir sorusu o günden bu yana fazlası ile değişti.

Yapay Zeka Teknolojisi ve Büyük Evrimi

Geçmiş dönemlerde insanlar yapay zekadan tamamen verim alamıyordu. Fakat yapay zekanın potansiyeli insanları bu konuda fazlası ile heyecanlandırıyordu. Yapay zeka çalışmaları arttıkça bunu destekleyecek çalışmalar da hızlandı. Özellikle kodlama çalışmaları bu süreçte birer birer ortaya çıkarak yapay zekanın en büyük destekçisi oldu. Daha sonra ise süreci bilgisayarlar ve diğer teknolojiler takip etti. Tüm bu teknolojilerin ortak olarak gelişmesiyle de bugün yapay zeka teknolojisi günümüzdeki haline ulaştı.

Yapay Zeka Teknolojisi ve Hayatımıza Etkileri


Dünyada yapay zeka örnekleri ortaya çıktıkça insanların yönelimleri fazlası ile değişti. Bu değişim de hayatımızın her alanında ortaya çıkmaya başladı. Bugün öğrencilerimize üniversite tercihleri yaparken bile yapay zekanın etkileri üzerinden ilerleme yapıyoruz. Çünkü yapay zeka hem iş olanaklarını hem de eğitim durumlarını farklı bir boyuta taşıdı. Yapay zekanın belki de en önemli etkileri arasına bilgisayarları ve telefonları yazabiliriz. Bu iki teknoloji sadece kullanım olarak insanların hayatına girmedi.

Bilgisayarlar ve telefonlar insanların yönelimlerini de değiştiren makineler olmayı başardı. Bugün akıllı bir telefon insanları dünyanın her yerine ulaştırabilir. Buna ek olarak insanların ödeme, alışveriş ya da iletişim için tüm ihtiyaçları bir telefon ile sağlanabilir. Aynı durum daha kapsamlı olarak bilgisayarlar için de geçerli. Bilgisayarların bugün etki edemediği bir alan ya da kullanımı bulunmuyor. Bu durum da şirketleri bu iki teknolojiye yönlendirdi. Sadece telefon ve üretim olarak değil şirketler bu cihazları artık pazarlama aracı olarak da kullanıyor.

Yapay zeka teknolojisi sayesinde şirketler insanların istediği ürünleri ya da malzemeleri bu iki cihazda kullanıcılara iletiyor. Yapay zeka aynı zamanda meslekleri de etkilemeyi başardı. Bugün yapay zeka çalışmaları içerisinde bulunmak dünyada büyük bir meslek olarak gözüküyor. Aynı zamanda eğitim ve öğretim içerisinde de yapay zeka farklı kullanımlar ile insanları etkilemeyi başarıyor. Bu durum daha uzun bir süre insanların hayatına etki etmeye devam edece. Özellikle gelecekte çok daha büyük yapay zeka projeleri insanların hayatlarını değiştirecek.

Gelecekteki Yapay Zeka Uygulamaları


Yapay zeka tek başına bile tahmin edilmesi güç teknolojilerin temelini oluşturuyor. Örneğin derin öğrenme ve makine öğrenmesi tamamen yapay zeka temelli teknolojilerdir. Bu yüzden yapay zekanın gelecekte bize neler sunacağı büyük bir merak konusu. Fakat daha şimdiden yapay zekanın gelecekte karşımıza çıkacağı formlar kendini belli ediyor. Bunlardan bir tanesi de sürücüsüz araçlar. Sürücüsüz araçların piyasaya çıkış tarihi aslında çok da uzak değil. Yakın zamanda yapay zeka temelli bu araçlar hayatımıza girecek.

Yapay zeka teknolojisi ayrıca sağlık sektöründe de insanların karşısına çıkacak. Sadece teknoloji olarak değil aynı zamanda doktorların da yapay zeka konusunda bilgi olması gelecekteki e büyük uygulamalardan bir tanesi. Yapay zeka ayrıca hastanelerde ameliyatların hızlanması ve da yüksek başarı da gerçekleşmesi için de yer bulacak. Bu makineler gelecekte doktorların en büyük yardımcıları arasında yer alacak. Bunlara ek olarak ilaç sektöründe, sağlık sektöründe ve akıllı tarım alanında yapay zeka kendine daha fazla yer bulacak.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalından ve web sitesinden yapay zeka teknolojisi ile alakalı detaylı bilgiler bulabilirsiniz. İnovasyon İçin Eğitim Vakfı internet sitesinden de yapay zeka nedir sorusuna daha kapsamlı cevaplar alabilirsiniz.

Read More

Hem ülkemizde hem de dünyada üniversite mezunları ile alakalı yoğun çalışmalar var. Bu çalışmalar mezunların sadece iş hayatları ile alakalı olmuyor. Çalışmaların genellikle büyük bir kısmı mezunların değer üretmesi ile alakalı konular. Bugün lise okuyan öğrenciler, 2024 – 2025 yılları arasında mezun olacaklar. Fakat bu öğrencilerin lise mezuniyetlerinin üzerine bir de üniversiteye geçiş ve üniversite bitirme sürelerini eklemek gerekiyor. Bunları da eklediğimiz zaman öğrencilerin mezun olacakları yıllar 2028 – 2029 yılları arasında denk gelmekte.

Bu yıllar öğrencilerin hem lise de hem de üniversitede tekrarsız geçireceği yıllardır. Ayrıca bunların üzerine yüksek lisans ve doktora süreleri de eklenebilmektedir. Yaklaşık 10 yıl içerisinde mezun olan öğrencilerin değer üretecekleri süre ise on yıldan fazladır. Değere üretecekleri bu yılların artmasının nedenlerinden bir tanesi DNA’ların erken olgunlaşması. Ayrıca gün geçtikçe artan insan ömrü de bu durumu tetikleyici bir etken oluyor.

Üniversite Mezunları ve Değer Üretme Yılları


İnsanların ömürleri artık eskisi gibi kısa sürmüyor. Çok yakın bir geçmişte ortalama insan ömrünün yaklaşık olarak 60 yıl olduğu tahmin ediliyordu. İnsanlar genellikle 60 – 70 yaşları arasında ömürlerini tamamlıyordu. Fakat bu süre zarfı oldukça ilerledi. Bugün baktığımız zaman 2000 yılı öncesi doğan insanların 105 yaşına kadar bir süre yaşayacağı tahmin ediliyor. Hatta bu durum bazı insanlar için 105’in üzerinde bile olabiliyor. Aynı durum 2000 yılı sonrası için doğanlarda da geçerli.

2000 yılı sonrası doğan neslin ortalama yaşam ömrünün ise yaklaşık olarak 110 – 115 olacağı tahminler arasında. DNA’larda bu anlamda büyük bir değişim olmaya başladı. Hatta dünyada artık yaşlılık sınırı da yukarılara taşındı. Bugün 82 – 83 yaş sonrası için insanların yaşlılık dönemleri başlıyor. Emeklilik yaşı da ilerleyen süreçlerde buna bağlı olarak daha artacak gibi duruyor. Yaş durumu bu yüzden üniversite eğitimleri ile doğrudan alakalı bir konudur. Gençlere artık uzun vadede eğitim sağlamak hiç olmadığı kadar önemli bir konu oluyor.

Üniversiteyi Bitirenler İçin Planlama Süreleri


Bu olaylar sadece gelecekte üniversiteyi bitirecek öğrencileri kapsayan bir konu değil. 2020 öncesi üniversite mezunu olan kişiler için de bu süreç oldukça önemli. Hatta anne ve babaların bile planlamalarını artık değer üretecek şekilde yıllara ayırması gerekir. Bugün hem 2020 öncesi hem de sonrası üniversite mezunları 40 – 60 yıl arasına değer üretmelerini yaymak gerekiyor. Yani bizleri aslında gelecek ile bir randevusu var. Ve bu randevu için de en iyi ve en doğru şekilde hazırlanmamız gerekmektedir.

Covid Sonrası Değer Üretmek

Herkesin bildiği gibi Covid salgını bir anda dünyayı etkisi altına aldı. Pek çok sektör Covid yüzünden aksamaya ve değişmeye başladı. Bu durum üniversite ve liseler için de geçerli. Hatta bu süreçten belki de en çok etkilenen kesim öğrenciler oldu. Üniversite mezunları ve mezun adayları bu süreçten fazlası ile olumsuz etkilendi. Salgın daha yeni yeni dünyada hafiflemeye başladı. Salgın yüzünden eğitim alanında büyük bir durgunluk da kendini gösterdi. Bu süreç içerisinde öğrencilerin özellikle özel okullarda büyük sıkıntılar yaşadığına şahit olduk.

Gerek okul ücretini ödeyemeyen aileler gerek ise artan okul fiyatları karşısında ne yapacağını bilemeyen aileler var. Bu durum sadece öğrencilerin eğitimlerini etkilemiyor. Aynı zamanda öğrencilerin ajandalarını da değiştirerek onları yeni yola sürüklüyor. Ekonomik olarak öğrenciler özellikle ülkemizde eğitim konusunda büyük sorunlar yaşıyor. Amerika ve Japonya gibi ülkeler bu süreç için para basarken bizim gibi ülkeler para da basamadığı için sorunlar direkt olarak öğrencileri yakalıyor. Ayrıca pandemiden sonra da eğitim alanını etkileyecek daha büyük bir sorun var. Bu sorunun da adı da yıllardır kendinden söz ettiren Küresel Isınma.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalını ziyaret ederek bölümlere göre yıllık üniversite mezun sayısı ve iş olanakları hakkında bilgiler alabilirsiniz. Doç. Dr. Gamze Sart Web sitesini ziyaret ederek de üniversite mezunları için alan yönelimleri hakkında detaylı makaleler okuyabilirsiniz. Aba Kariyer internet sitesini ziyaret ederek de ileriye dönük öğrencilerin atacakları adımlar hakkında detaylı bilgiler alabilirsiniz.

Read More

Uluslararası sınavlar dünyada her geçen gün daha büyük kitlelere ulaşıyor. Her üniversite, öğrenci kabul ederken bu sınavlardan bazlarını öğrencilere şart koşuyor. Özellikle kendi ülkesi dışında bir üniversitede okumak isteyen öğrenciler için bu sınavlar adeta zorunlu hale geldi. Fakat bu sınavları tercih ederken bilinmesi ve dikkat edilmesi gereken bazı özel durumlar var. İlk olarak her sınav, her üniversitede geçerli değildir. Ayrıca bazı sınavlar, diğer sınavlardan çok daha önemli ve kapsam alanı geniştir.

Örnek PISA sınavı bu durumu en iyi açıklayan sınavlardan bir tanesidir. PISA dünyada sadece belli başlı ülke ve alanlarda geçerli bir sınavdır. Yani öğrenciler PISA Sınavına girerek Harvard gibi okullardan kabul alamaz. Üniversitelerin bu sınavları zorunlu yapmasına bazı özel sebepler var. Öğrenciler her öğrencinin yetenek ve bilgilerini tek tek ölçemez. Bu yüzden de sınavlar öğrencilerin yeterliliklerini ve becerilerini üniversitelere gösteren en iyi seçenektir. Buna ek olarak üniversiteler öğrencilerin İngilizce yeterliliklerini de ölçmek için bazı sınavlar ister.

Uluslararası Sınavlar Arasında Dil Sınavları

Her ülkede verilen dil eğitimi farklıdır. Her ülke öğrencilere kendi dilinde eğitim imkanı sunar. Almanca, Fransızca ya da İtalyanca eğitim almak için öğrenciler bu dillerin uluslararası geçerli sınavlarına girmelidir. Fakat üniversitelerin ortak olarak kabul ettiği eğitim dili de vardır. Herkesin bildiği gibi İngilizce eğitim artık dünyanın her ülkesinde var. Her ülke kendi ana dilinde eğitime ek olarak öğrencilere İngilizce eğitim fırsatları da sunar. Uluslararası sınavlarda Türkiye de İngilizce sınavlarına fazlası ile önem vermektedir. Ülkemizde okumak isteyen yabancı öğrenciler İngilizcedeki yeterliliklerini göstermelidir.

Uluslararası Sınavlar Arasında IELTS Sınavı

Ulusal sınavlar denilince belki de akla gelen ilk sınavlardan bir tanesi IELTS sınavıdır. IELTS bugün dünyada en çok tercih edilen İngilizce sınavlarından bir tanesidir. Bu sınavdan başarılı olmak öğrencilere pek çok üniversitenin kapısını açacaktır. İngiltere merkezli olan IELTS öğrencilerin İngiliz İngilizcesi bilgisini ölçer. 4 ana bölümden oluşan IELTS sınavı toplamda 9 puan üzerinden değerlendirilir. Ayrıca her bölümün ayrı puanlanması da IELTS sınavında yapılır.

Uluslararası Dil Sınavlarından TOEFL Sınavı

TOEFL sınavına kimler girebilir sorusu fazlasıyla merak ediliyor. Çünkü TOEFL hem üniversiteye girmek için hem de yabancı bir ülkede okumak için gereken sınavlardan bir tanesidir. Amerikan İngilizcesi ölçüm sınavı olan TOEFL sınavına her yıl on binlerce kişi giriyor. Toplamda 120 puan üzerinden değerlendirilen sınav aynı IELTS gibi 4 ana bölümden oluşmaktadır. Ülkemizde de TOEFL sınavı pilotluk başvurularında geçerli olan bir sınavdır.

AP ve IB Sınavları


Hem AP hem de IB kaliteli üniversitelere girmenin ilk aşamalarından bir tanesidir. Fakat bu sınavları birbirinden ayıran bazı önemli farklılıklar vardır. IB sınavından başlayacak olursak öğrenciler 2 yıl eğitim görüyor ve sadece 15 gün içerisinde 6 farklı sınava giriyor. Son derece pahalı olan IB programını sadece anlaşmalı liseler veriyor. Yani öğrenciler dışardan IB dersi alamıyor. Fakat IB programından alınan derslerin 3 tanesi üniversitelerde ilk yıl sayılıyor. Yani öğrenciler bu derslerden muaf oluyor.

Uluslararası sınavlar arasında AP programı ise IB programından farklı olarak dışardan da alınabilen bir programdır. Sınavın içeriği TYT ve AYT ile tamamen aynıdır. Bu yüzden öğrencileri fazla zorlamaz. Ayrıca öğrenciler hem dersleri hem de sınavları yıllara yayabiliyor. Bugün dünyanın en iyi üniversiteleri AP programına oldukça önem veriyor. Bu programı alan ve başarılı olan öğrenciler bu okullardan çok daha kolay kabul alıyor.

Uluslararası En Önemli Sınavlardan SAT Sınavı

SAT sınavı dünyanın en popüler sınavlarından bir tanesidir. Tamamen İngilizce olan SAT’a olan ilgi her geçen gün artıyor. Bugün SAT sınavının değer görmediği üniversite bulunmuyor. Bazı üniversiteler başvurularda SAT sınav skoru istemese de SAT skoru olan öğrencilere ayrı değer veriyor. Ulusal sınavlar arasında SAT sınavının alternatifi olarak ACT gösteriliyor. Fakat ACT, SAT kadar geniş kapsamlı bir sınav değil. Ayrıca SAT kadar geçerliliği olan bir sınav da değil.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalından ve web sitesinden uluslararası sınavlar hakkında detaylı bilgiler alabilirsiniz. Aba Academy adresini ziyaret ederek de tüm bu sınavların online eğitimlerine ulaşabilirsiniz.

Read More

Stratejik yetenek yönetimi içerisinde eğitim finansmanı kavramı oldukça önemli konulardan biridir. Dünyada son zamanlarda stratejik yetenek yönetimi konusu fazlası ile gündeme gelmeye başladı. Bu yetenek yönetimi ile eğitim danışmanlarının ileriyi görerek hareket etmesi ve ona göre adım atması gerekiyor. Bu ileri görme konusu sadece yakın zamanı kapsamıyor. Bugün, stratejik yetenek yönetimi ile birlikte 70 – 80 yıllık bir süreç için planlama yapılmalıdır.

Bu yüzden de 2030 – 2050 ve 2100 yıllarına göre planlamalar olmalıdır. Dünyanın sosyoekonomik ve teknolojik yönelimine göre gençlerin bazı alanları ortaya çıkarılmalıdır. Bu alanlar beceriler, ihtisas alanları ve ilgi alanlarıdır. Bizlerin gençlerin bu hamurlarını tekrardan değerlendirmesi gerekiyor. Beceriler anne ve babadan alınır. İhtisaslar okullarda alınıyor ve yetenekler ise sosyal medya ve arkadaşları aracılığı ile gençlere geliyor. Bu süreç içerisinde ihtiyaçların da belirlenmesi gerekiyor. Tüm bunlar yapılırken de finansal yeterlilik konusu büyük önem taşıyor.

Eğitim Finansmanı ve Önemi


Eğitimin finansman kaynakları ya da finansal yeterlilik bugün 3 aşamadan meydana geliyor. Bunlardan ilki bir öğrencinin bir üniversite ya da liseye girme sürecinde giden paradır. İkinci kısım ise kazandıktan sonraki okuma masrafıdır. Bunlardan önemli olan üçüncü aşama ise mezun olduktan sonra aldığı yani kazandığı paradır. Bu süreç içerisinde bazı öğrenim yerleri oldukça dikkat çekiyor. Öyle yerler var ki öğrenciler harcadıkları parayı 65 yılda çıkartamıyor. Fakat bunlara karşın bazı üniversiteler var ki sadece 19 günde öğrenciler parayı karşılayabiliyor.

Bu durum için inanılmaz önemli bir strateji oluşturulmalıdır. Yani öğrenciler milyonlar harcayarak bir bölümde kolayca okuyabilir. Önemli olan öğrencinin mezun olduktan sonra harcadıkları parayı kısa sürede çıkarmasıdır. Bugün üniversiteye yolladığımız öğrencilerin neredeyse hepsi bir yıldan kısa bir sürede tüm harcamalarını kazanıyor. Biz amaç olarak sadece öğrencileri en iyi üniversitelere yollamayı hedeflemiyoruz. Aynı zamanda öğrencilerin en iyi şirketlere de girmesi için çalışıyoruz.

Öğrencilerin Eğitim Hayatlarındaki Giderleri Neler?

Bir öğrencinin okula başvurusunda bile belli bir miktar ödeme yapması gerekir. Özellikle yurt dışında bu durum oldukça yaygındır. Burs olmadan bir okul okumak ya da burslu bile olsa yurt dışında okumak öğrenciler için fazladan ücret anlamına gelir. Ücretler zaman zaman artıp düşse de para her zaman okullara harcanır. Tüm bunlara ek olarak okullarda geçen süre içerisindeki sosyal giderler de eğitim finansmanı konusunun ilgilendiği alanlardan bir tanesidir.

Öğrencilere Start – Up Ağı Hizmetleri


Bizler ile birlikte yola çıkan öğrencilerimizi pek çoğunu Start – up kültürüne adapte ediyoruz. Bu sadece öğrencilerin yüksek meblağlarda para kazanması için bir yol değil. Aynı zamanda öğrencilerin hayallerini gerçekleştirmesi için de önemli bir adım. Eğitimde finansman modelleri nelerdir sorusunun ülkemizdeki en büyük karşılıklarını öğrencilere biz sunuyoruz. Öğrencilerin eğitim finansmanı konusunda sorun yaşamaması için çalışmalarımızı sürekli arttırıyoruz.

Kendi işlerini kuran ve yüksek teknolojiler ile uğraşan gençlerin de desteklenmesi konusunda çalışmalarımızı arttırarak sürdürüyoruz. Yıllardır ülkemizde finansal yeterlilik konusu ifade edilmiştir. Ebeveynler sürekli çocuklarına “sen yeter ki oku ben altınlarımı ya da ceketimi satarım” ifadelerini kullanmıştır. Buradaki amaç ceket ya da altınları satarak çocuklara birer cübbe satın almaktır. Bunların olması için de doğru bir plan yapılması gerekir.

Stratejik Yetenek Yönetimi İçin Planlama Yapmak

Eğitim finansmanı nedir kadar bu finansman ve stratejik yetenek yönetiminin planlanması da önemlidir. Çoğu öğrenci ve ailesi genellikle planlamalarını kısa süreli yapar. Bu planların yapılması hiç de yanlış değildir. Fakat önemli olan bu planlamaları uzun vadeli yapabilmektir. 3 ay ya da 1 yıllık planlar öğrencilere bir döneme kadar yardımcı olur. Biz bu anlamda öğrencilerin tam 6 yıllık planlarını yapıyoruz. Pek çok veli “Hocam peki ya planlarda değişiklik olacağı zaman her şey beklediğiniz gibi gitmez ise ne olacak” diye bize soruyor. Önemli olan dünyanın getirdiklerine karşı bu planlamaları değiştirip yön vermektir. Planlar değiştirilmek için yapılır.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalını ziyaret ederek eğitim finansmanı hakkında detaylı videolar izleyebilirsiniz. Stratejik Yetenek Yönetimi hakkında çok daha detaylı bilgiler almak için ise Doç. Dr. Gamze Sart Web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Aba Yurt Dışı Eğitim internet sitesini de ziyaret ederek Stratejik yetenek yönetimi konusunun diğer aşamaları hakkında bilgiler alabilirsiniz.

Read More

Son zamanlarda Türkiye’deki en iyi üniversiteler dünya üzerinde kendilerinden fazlası ile söz ettiriyor. Ülkemizdeki üniversiteler her geçen dönem, dünya listelerine adlarını yazdırıyor. Ayrıca listeye giren üniversite sayısında da her geçen dönem artış gözlemleniyor. Bu durum sadece ülkemizdeki öğrencilerin ilgisini çekmiyor. Ya da bu durum sadece ülkemizdeki öğrencilere bir avantaj olarak dönmüyor. Bu durum aynı zamanda dünyanın geri kalanındaki öğrenciler için de önemli bir etken olarak dikkat çekiyor.

Türkiye’nin en iyi üniversiteleri 2020 yılında listede büyük bir yükseliş yaşamıştı. Bu durum ilerleyen süreçlerde yabancı öğrencilerin ülkemize daha fazla gelmesine neden olmuştu. Günümüzde de bu durum aynen geçerli. Çünkü ülkemizdeki üniversiteler dünyanın en iyi üniversiteleri listesine girdikçe ülkemize gelen yabancı öğrenci sayısı artıyor. Yapılan araştırmalar bu durumun aslında birbiri ile tamamen bağlantılı olduğunu gösteriyor. Farklı bakış açılarına sahip öğrencilerin farklı ülkelerde eğitim alması hem kendisi için hem de üniversite için büyük bir kazanım oluyor.

Yabancı Öğrenciler Türkiye’de Nasıl Okur?


Her ülkede olduğu gibi ülkemizde de öğrencilerin lisans eğitimi alması için belli başlı kriterler bulunuyor. Bu kriterlerin her biri oldukça önemli ve üzerinde durulması gereken konulardır. Üniversitelere olan başvurular çok fazla olduğu için başvuru sürecinde yapılacak en ufak hata üniversite başvurularının iptal olmasına neden olmaktadır. Türkiye üniversite sıralaması içerisinde öğrenciler hangi üniversiteye başvurursa başvursun bu kriterleri yerine getirmelidir.

  • Öğrencilerin liseden mezun olduklarına dair belge
  • Pasaport fotokopisi
  • Kimlik fotokopisi
  • Dil yeterlilik belgesi
  • Okulun isteğine göre SAT ya da YÖS sınav sonucu

Bu belgeler genellikle her okulun istediği kriterler arasındadır. Buna ek olarak öğrencilerden daha başka şartlar ve sınavlar istenebilir. YÖS ülkemizde geçerli olsa da Türkiye en iyi üniversiteler sıralaması içerisindeki yüksek okullar kabul etmiyor. Bunun yerine bu okullar öğrencilerden SAT sınav skoru istiyor. Ayrıca dil sınavı olarak da üniversiteler öğrencilerden TOEFL ya da IELTS sınav skoru istiyor. Her okulun ve hatta her bölümün istediği skor aralıkları zaman zaman değişiklik gösterebiliyor.

Türkiye’deki En İyi Üniversiteler Sıralamasında 1 Numara Hacettepe Üniversitesi


Hacettepe Üniversitesi Türkiye’deki en iyi üniversiteler sıralamasında uzun süredir 1. Sırada. Başkent Ankara’da yer alan üniversite 1967 yılından beri hizmet veriyor. Her geçen dönem Hacettepe Üniversitesi çalışmalarında bir üst seviyeyi hedefliyor. Ankara’da iki farklı yerleşimi olan okulun akademik kadrosu da başarılı isimler ile dolu. Toplam öğrenci sayısı 50 binin üzerinde olan okulda pek çok yabancı öğrenci de bulunuyor.

Hacettepe Türkiye’nin en iyi devlet üniversiteleri arasında da ilk sırada. Yabancı öğrenciler için pek çok bölüme sahip olan okul özellikle tıp eğitimi ile dikkat çekiyor. Hacettepe tıp fakültesinin namı sadece ülkemizde duyulmadı. Başta Avrupa olmak üzere dünyanın pek çok yerine Hacettepe tıp fakültesi kendinden söz ettiriyor. Tıp eğitiminin yanı sıra hukuk alanında da Hacettepe son derece başarılı bir okul. Her yıl Hacettepe dünyanın en okulları adı altında açıklanan listelerde kendine yer buluyor.

Yabancı Öğrencilerin Tercihlerinden ODTÜ

Başkentte yer alan bir diğer önemli üniversite ise ODTÜ. ODTÜ ülkemizde pek çok sayısal öğrencisinin hayalini kurduğu bir üniversitedir. Türkiye’deki en iyi üniversiteler arasında sürekli kendine yer bulan ODTÜ ününü yurt dışına da ulaştırdı. ODTÜ ülkemizdeki pek çok okula karşın yıllardır yabancı öğrencileri kabul ediyor. Özellikle Avrupa ve Ortadoğu ülkelerinden ODTÜ’ye olan ilgi durmadan artıyor. ODTÜ her türlü mühendislik alanında uluslararası standarda sahip nadir okullardandır. Ayrıca ODTÜ yüksek lisans konusunda da yabancı öğrencilerin tercih ettiği bir okul.

Vakıf Üniversiteleri Arasında Bir Numara Koç Üniversitesi

Koç Üniversitesi Türkiye üniversite sıralaması içerisinde özellikle son 10 yıl içerisinde yükselişe geçti. Kaliteli akademik kadrosu ve sürekli kendini yenileyen yapısı Koç’u kısa sürede sıralamada yukarılara taşıdı. Türkiye’deki en iyi üniversiteler arasında olan Koç geniş eğitim alanıyla da dikkat çekiyor. Bugün Koç Üniversitesi tıp, mühendislik ve işletme gibi alanlarda fazlası ile yabancı öğrencilerin dikkatini çekiyor. Devlet üniversitesi olmaması ve ücretinin fazla olması ise yabancı öğrencilerin birkaç kez düşünmesine neden oluyor. Ama Koç Üniversitesi ücretinin misliyle karşılığını veren nadir kaliteli üniversitelerden biridir.

Doç. Dr. Gamze Sart Web sitesini ve Youtube kanalını ziyaret ederek Türkiye’deki en iyi üniversiteler hakkında çok daha detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz. Ülkemizde okumak isteyen yabancı öğrencilerin girmesi gereken sınavlar hakkında bilgi ve eğitim almak için ise Aba Academy internet sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Read More

Türkiye’de yüksek lisans eğitimi almak yabancı öğrencilerin artık çok fazla ilgisini çekiyor. Ülkemiz her geçen dönem, yabancı öğrencilere çok daha fazla önem veren çalışmalar yapıyor. Bu çalışmalar da kısa sürede yabancı uyruklu öğrencilerin dikkatini çekmeyi başarıyor. Özellikle son 10 yıl içerisinde Türkiye’yi tercih eden öğrencilerde büyük bir artış görünüyor. İlk olarak öğrenciler ülkemizi lisans eğitimi için fazlası ile tercih ediyordu. Fakat zaman içerisinde lisans sonrası eğitimi için de ülkemize yönelik tercihler arttı.

Bu durumun aslında pek çok sebebi var. İlk olarak ülkemizdeki yüksek lisans bölümleri bu durumda önemli bir etken oldu. Çünkü Türkiye’deki üniversiteler klasik yüksek lisans eğitimlerinden farklı eğitimler de veriyor. Pek çok genç Avrupa’da olmayan ya da sayılı olan bölümleri Türkiye’de buluyor. Bunun yanı sıra öğrencilerin sosyal hayatlarını kolaylaştıracak destek ve çalışmalar da öğrencilere sunuluyor. Gençler bu sayede oldukça rahat bir eğitim fırsatı yakalıyor.

Türkiye’de Yüksek Lisans Eğitimi İçin Gerekenler


Yabancı öğrencilerin ülkemizde yüksek lisans eğitimi alması için belli başlı şartları yerine getirmesi gerekiyor. Aynı zamanda öğrencilerin istenilen belgelere de sahip olması gerekir. Hem üniversiteler hem de ÖSYM bu belgelerin tam olmasına ve zamanında yetiştirilmesine büyük önem veriyor. Başvuruların hepsi belirtilen tarihler içerisinde yapılmalıdır. Aksi takdirde adayların başvuruları direkt olarak reddedilecektir. Yüksek lisans şartları genellikle her okul için aynı ya da yakındır.

Ayrıca istenilen belgeler de genellikle her okulda aynıdır. Fakat okulların istedikleri farklı belgeler de vardır. Özellikle ortalama ya da sınav sonucu gibi skorlar okuldan okula değişebilir. Özellikle geleceğin parlak yüksek lisans programları incelendiği zaman okulların çok daha seçici davrandığını görürüz. Öğrencilerin bu yüzden okulların resmi internet sitesine girerek kesin belgeleri kontrol etmesi gerekir. Ayrıca web sitelerde öğrencilerden istenilen skorların da tam aralığı belirtilmektedir.

Türkiye’de Lisans Eğitimi İçin Yabancı Öğrencilerin Sağlayacağı Belgeler

Üniversiteler her zaman öğrencilerden birtakım belgeler ister. Bu dünyanın her ülkesinde geçerlidir. Öğrenciler ilk olarak hem okula hem de bölüme yeterli olduklarını bu belgeler ile belirtmelidir. Ayrıca bu durum öğrencilerin isteği olmadan yapılacak başvuruların ve öğrencilerin yanlış başvuru yapmalarının da önüne geçer. Bunun yanı sıra eğitim dışında öğrencilerin okumasına engel olacak sorunlar da bu süreçte ortaya çıkar. Bu belgeler tamamlanmadan öğrencilerin başvuruları geçerli olmaz.

  • Yabancı öğrencilerin kendi ülkelerine ait kimlik kartlarının ya da pasaportlarının fotokopisi
  • Tam olarak doldurulmuş ve imzalanmış Rıza Beyanı
  • İmzalı olarak doldurulmuş Denklik Başvuru Formu
  • Yabancı öğrenciler eğer lisans eğitimini tamamlayan öğrenciler için: lisans diplomasının aslı. Öğrenciler bunun yerine noter, dış temsilcilik ve okul tarafından onaylanmış suretini de bulundurabilir
  • Lisans eğitimini dışarda tamamlayan yabancı öğrenciler için: YÖK tarafından hazırlanmış Lisans Denklik Belgesi aslı ya da Türk Dış Temsilcilikleri tarafından onaylanmış ve tercime edilmiş hali
  • Lisans eğitimi boyunca alınmış tüm derslerin ders saati, kredileri ve ders notlarını gösteren onaylanmış ve Türkçe tercüme edilmiş haliyle transkript
  • Türkiye’de yüksek lisans almak isteyen AB üyesi ülkelerden alınan diplomaları için Diploma eki aslı ya da onaylatılmış ve Türkçeye çevrilmiş hali
  • Çifte vatandaş olan öğrenciler için: Lisans eğitimi oyunca öğrenim gördüğü ülkede bulunduğuna dair belge ve pasaporttaki giriş çıkış tarihlerinin olduğu yerin fotokopisi

Yabancı Öğrenciler İçin Diploma Denkliği Yönetmeliği


Ülkemizde yüksek lisans eğitimi almak için yabancı öğrencilerin diploma denkliği olmalıdır. Bu denkliğin bir diğer adı da diploma tanıma başvurusudur. Türkiye’de yüksek lisans alabilmek için bu şart zorunludur. Bir üst başlıkta belirttiğimiz belgelerin yanı sıra öğrencilerin bir de bu belgeleri tamamlaması gerekir. Bu belgelerin olmaması öğrencilerin başvurularının iptaline ve sene kayıplarına neden olur. Yabancı öğrencilerin bu belgeleri eksiksiz tamamlaması gerekir:

  • Türkiye’de istihdam edilmek üzere çalışmak için yapılan başvuruların belgeleri
  • Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçmek için yapılan başvuruların belgeleri
  • Herhangi bir yükseköğretim kuruluşu bünyesinde çalışan yabancı uyruklu öğretim görevlilerinin onaylı sözleşmelerini belgeleri
  • Kamu kurum ve kuruluşları tarafınca yürütülen Ar – Ge projelerinde yer alan uluslararası programlarda ya da AB Çerçeve Programları dahilinde yer alacakları çalışmaların belgeleri

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalını ziyaret ederek Türkiye’de yüksek lisans eğitimi hakkında detaylı videolar izleyebilirsiniz. Doç. Dr. Gamze Sart Web sitesinden de ülkemizde lisans eğitimi için gereken sınavlar hakkında yazılar okuyabilirsiniz. Aba Academy internet sitesini ziyaret ederek de ülkemizde eğitim almak için gereken sınavlar için eğitim alabilirsiniz.

Read More

Ülkemizdeki üniversite bölümleri gün geçtikçe gelişimini artırıyor. Özellikle son 20 yıl içerisinde üniversiteler, ülkemizde büyük bir yükseliş yakaladı. Bu yükseliş, doğal olarak üniversitelerin bölümlerine de yansıdı. Üniversitelerimiz artık sadece Türkiye ve yakın ülkelerde kendinden söz ettirmiyor. Türk üniversiteleri artık dünyanın dört bir yanında kendilerinden söz ettiriyor. Avrupa ve Amerika gibi eğitimi ile gündeme gelen ülkeler bile artık ülkemize öğrenci yolluyor.

Özellikle ülkemizdeki 4 yıllık bölümler her yıl binlerce yabancı öğrenciye ev sahipliği yapıyor. Ayrıca bu öğrencilerin ülkemizden mutlu ayrılmasıyla ülkemizi tercih eden öğrenci sayısı da artıyor. Yabancı öğrencilerin ülkemize gelmesi sadece onlara büyük imkanlar sağlamıyor. Aynı zamanda ülkemizdeki üniversiteler ve akademisyenler de bu süreçten olumlu bir şekilde yararlanıyor. Hem ülkemiz hem de üniversiteler yabancı öğrencilerin ülkemizi tercih etmesi için yoğun bir çaba harcıyor.

Yabancı Öğrenciler Türkiye’de Nasıl Okur?

Ülkemizdeki 4 yıllık üniversite taban puanları her yıl değişiklik gösteriyor. Bu yüzden ülkemizdeki üniversiteler her yıl sınav zorluğuna göre sıralamalarında değişiklik yapıyor. Fakat yabancı öğrenciler ülkemizdeki bu sınavlara giremediği için farklı bir şekilde derecelendirilmek zorunda kalıyor. Bu durumda da öğrenciler için 2 farklı seçenek sunuluyor. Bunlardan bir tanesi ÖSYM tarafından hazırlanan YÖS sınavıdır. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan herkes istediği şekilde bu sınavlara başvuru yapabiliyor.

Fakat bunun yanı sıra öğrencilere uluslararası sınavlarla da okuma fırsatı veriliyor. SAT sınavı ülkemizde okumak isteyen öğrencilerin en çok tercih ettiği sınav. Üstelik SAT sadece ülkemizde geçerli değil. Aynı zamanda dünyadaki binlerce üniversitede SAT sınavı geçerlidir. Buna ek olarak SAT sınavına ulaşmak ve başvurmak oldukça basittir. Türkiye’deki en iyi üniversite bölümleri de öğrencilerden SAT skoru istiyor. Fakat her üniversitenin ve bölümüm SAT skoru birbirinden farklıdır. Öğrenciler okulların istediği skorları okulların web sitelerinden öğrenebilir.

Hangi Üniversite Bölümleri Yabancı Öğrencilerin Dikkatini Çekiyor?

Öğrencilerin bölüm tercih süreçleri oldukça zorludur. Çünkü üniversitelerin bölümleri dönem içerisinde farklılıklar gösterir. Örneğin bankacılık bir dönemlerin en çok tercih edilen bölümüydü. Üstelik bu alanda para kazanma iş bulma imkanı oldukça fazlaydı. Günümüzde ise bankacılık yapay zekanın devreye girmesi ile eski popülerliğini kaybetti. Bu tarz değişimler her dönem gerçekleşir. Öğrenciler de bu yüzden ülkemizde geleceğin popüler bölümlerini fazlası ile tercih ediyor.

Ülkemizde Tercih Edilen Üniversite Bölümleri Arasında Tıp


Tıp eğitimi yüzlerce yıldır insanların ilgi ve ihtiyaç duyduğu bir alan olmuştur. Sayısal bölümler arasında tıp her zaman zirvede kendine yer bulur. Tıp eğitiminin bu kadar önemli olmasının aslında pek çok sebebi var. İlk olarak tıp hiçbir zaman eskimeyen bir alandır. Tıp alanındaki uzman kişilere dünyanın her zaman ihtiyacı vardır. Tıp demek sadece doktorluk demek değildir. Bu bölümde okuyan kişiler her türlü iş alanında kendilerine yer bulabilir. Ülkemiz de bu anlamda dünyanın ne iyi imkanlarına sahip okullar var.

Ülkemizdeki en zevkli üniversite bölümleri arasında tıp her zaman kendine yer bulur. Kaliteli bir eğitimin yanı sıra zevkli bir eğitim sunmak da ülkemiz adına bir ayrıcalıktır. Ülkemizde aslında bu bölümün zevkli olması tamamen üniversitelerin imkanları ile alakalı. Bugün baktığımız zaman Cerrahpaşa ve Hacettepe gibi önemli tıp fakülteleri dünyanın en iyi imkanlarına sahip okullar arasında. Öğrenciler buralarda dünyanın nadir yerinde tadacakları yeniliklere sahip.

Ülkemizdeki Mühendislik Fakülteleri


Türkiye’de 4 yıllık bölümler sayısal alan içerisinde yoğunlaşmıştır. Sayısal denilince de akla gelen ilk alanlardan bir tanesi mühendisliktir. Mühendislik aslında diğer bölümlere göre çok geniş bir alanı kapsar. Bugün baktığımız zaman öğrencilerimizin seçebileceği onlarca farklı mühendislik bölümü vardır. Dünyanın pek çok yerinde belli başlı mühendislik alanları ön plana çıkar. Fakat ülkemizde üniversite bölümleri bu anlamda farklı özelliklere sahip. Özellikle ODTÜ ve İTÜ gibi okullarımızdaki her mühendislik alanı birbirinden özel ve detaylı bir eğitime sahip.

Türkiye’de Psikoloji Eğitimi


Psikoloji bölümü bir aralar sisli bir geleceğe sahipti. Bazı uzmanlar ve araştırmacılar bu bölümün geleceğinin olmadığını ifade ediyordu. Bunun nedeni olarak ise gelişen teknolojiyi gösteriyorlardı. Onlara göre gelecekte psikoloji bölümüne ihtiyaç olmayacaktı. Fakat bu düşünce kısa sürede ortadan kalktı. Çünkü psikoloji alanının aslında insanların daha sağlıklı bir gelecek sürmesi için varlığı şarttı. Uzun vadeli yapılan araştırmalar da bunu gözler önüne serdi. Bugün ülkemizde Boğaziçi başta olmak üzere pek çok üniversite psikoloji eğitimi için onlarca yabancı öğrenciye ev sahipliği yapıyor.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalını ziyaret ederek ülkemizdeki üniversite bölümleri hakkında çok daha detaylı içeriklere ulaşabilirsiniz. Doç. Dr. Gamze Sart web sitesinden de Türkiye’deki yabancı öğrenci kabulleri hakkında yazılar okuyabilirsiniz. Türkiye’de eğitim alabilmek için girmeniz gereken sınavlar hakkında bilgi ve eğitim almak için de Aba Academy internet sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Read More

Mavi kart sahipleri ülkemizde üniversite eğitimi konusunda büyük soru işaretlerine sahip. Türkiye, artık dünyanın her noktasındaki öğrencilere üniversite eğitimi veriyor. Ülkemizdeki kaliteli üniversite sayısının artması bu süreçte oldukça önemli olmuştur. Bu üniversiteler her geçen gün dünyanın farklı noktasındaki öğrencilerin ilgisini çekiyor. Ayrıca ülkemizde tercih edilen üniversite bölümleri de oldukça etkileyici. Çünkü tıp, mühendislik ve psikoloji gibi her alanda kaliteli eğitim veren üniversiteler ülkemizde mevcut.

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan öğrencilerin ülkemize okumaya daha fazla gelmesi için pek çok çalışma yapılıyor. Bu çalışmalar da sonuçlarını yavaş yavaş veriyor. İlk olarak Türkiye vatandaşı olmayan insanlara yönelik çalışmalar hızlanmıştı. Fakat zamanla bu çalışmalar mavi kart sahiplerini de kapsamaya başladı. Eski adı ile pembe kart olan bu kart sahipleri için de geniş çaplı çalışmalar yapıldı. Mavi kart avantajları sağlanarak ülkemizde mavi kart dezavantajları ortadan kaldırılmak isteniyor.

Mavi Kart Nedir ve Kimler Bu Karta Sahiptir?


İlk olarak kişilerin mavi kart nedir sorusunu cevaplaması gerekiyor. Daha sonra bu kartın ülkemizdeki üniversitelerdeki geçerliliği açıklanmalıdır. Mavi kartı olan kişiler doğumunda Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır. Fakat ilerleye süreçlerde izin alarak Türkiye vatandaşlığından ayrılan kişilere verilen bir karttır. Bir çeşit nüfus belgesi olan bu kartların uluslararası geçerliliği vardır. Bu yüzden de ülkemizdeki pek çok fırsattan faydalanır. Kişilerin izin ile vatandaşlıktan ayrılmaları sonucu bu karta başvurmaları gerekir.

Mavi Kart Sahipleri Bu Kartları Nasıl ve Neden Aldı?

İzin alarak vatandaşlıktan çıkmak ilk başta yanlış anlaşılabilir. Devlet bu hakkı belli şartları yerine getiren herkese verir. Herhangi bir yasadışı ya da suç teşkil edecek bir durum yoktur. Bu yüzden de ihtiyacı olan herkesin alabileceği bir karttır. Bu kartı alabilmek için gereken şartlar ise şunlardır:

  • Kişi ya Türkiye’de doğmuş olmalı ya da ebeveynlerinden en az bir tanesi Türkiye vatandaşı olmalıdır.
  • İçişleri Bakanlığına başvurarak bu kartı almaya hak kazanmak.

Mavi karta genellikle farklı bir ülkedeki koşullarını iyileştirmek isteyen kişiler tarafından başvurulur. Mavi kart sahipleri genellikle bulundukları ülkedeki ulaşım, çalışma, vatandaşlık ve sosyal imkanlarını iyileştirmek isteyen kişiler tarafından tercih edilir. Ülkemizden izin alarak vatandaşlıktan çıkmak için de bazı şartlar vardır. Bu şartlar ise şunlardır:

  • Başka bir ülkeden vatandaşlık hakkı kazanmış olmak
  • Suç ya da zorunlu askerlik hizmetinden dolayı aranmamak
  • Mali ve cezai kısıtlama olmamak
  • Ergin ve ayırt etme yetkinliğine sahip olmak

Mavi kart başvurusu İçişleri Bakanlığına direkt olarak yapılmalıdır. Ufak da olsa bu kartın bir maliyeti vardır. Her yıl Maliye Bakanlığı bu kartın ücretini açıklar. Ücrete kağıtların masrafları dahil edilir. 2021 yılında Makiye Bakanlığı tarafından açıklanan Mavi Kart ücreti 16 TL’dir. Taban ücret 16 TL olsa da zaman zaman ek ücretler ve ek kağıt masrafları insanlardan istenebilmektedir. Mavi kartı olan kişiler Türk vatandaşlarının haklarının pek çoğuna sahip olsa da kısıtlandıkları noktalar vardır.

Mavi Kartı Olanlar Nelerden Yararlanamaz?

Ülkemizde mavi kartı olan kişiler 4 ana hak ve yükümlülükten hizmet alamaz. Üniversite eğitimi bir zamanlar bunlardan bir tanesiydi. Fakat yakın bir geçmişte eğitim konusundaki hizmetler mavi kartlılara sunuldu. Mavi kartlılar ülkemizde şu yükümlülük ve haklardan yararlanamaz:

  • Seçme ve Seçilme Hakkı
  • Zorunlu Askerlik Hizmeti
  • Gümrük vergisi ödemeden araç ve ev eşyası elde etme
  • Devlet memurluğu

Mavi Kart Sahipleri ve Ülkemizde Üniversite Okumaları


İlk başlarda mavi kartı olan kişilerin ülkemizde okumaları için bazı zorunluklar vardı. Fakat zamanlar bu karta sahip kişilerin ülkemizde eğitim görebilmesi için pek çok kolaylık sağlandı. Ülkemizde ya da yurt dışında orta öğretim eğitimini tamamlayan öğrenciler üniversite sınavına artık girebiliyor. Üstelik eğitimin bir kısmını ülkemizde bir kısmını yurt dışında okumaları artık engel değil. Herhangi bir şekilde orta öğretim diploması alan öğrencilerin her biri ÖSYM sınavlarına girebilir.

Fakat yurt dışında orta öğretimini tamamlamış kişiler için hem dili hem de konuları yüzünden bu sınavlar zorlu olabilir. Bu yüzden bu öğrenciler 2 farklı şekilde ülkemizde üniversite okuyabilir. Bunlardan bir tanesi ÖSYM tarafından düzenlenen YÖS sınavıdır. Bir diğeri ise uluslararası geçerliliği olan SAT sınavıdır. Ayrıca öğrencilerin IELTS ve TOEFL gibi sınavlardan aldıkları dil puanları da ülkemizde geçerlidir. Fakat mavi kart sahipleri üniversitelerdeki sadece yabancı öğrenci kontenjanına yerleşebilir.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalından ve web sitesinden mavi kart sahipleri hakkında detaylı içerikler bulabilirsiniz. SAT ve dil sınavları konusunda hizmet almak için Aba Academy adresini ziyaret edebilirsiniz.

Read More

Tüm dünyada SAT sınavı her geçen gün önemini artırmaya devam ediyor. SAT, dünyada üniversitelerin en çok tercih ettiği sınavlardan biri. Ayrıca her geçen gün SAT’a giren öğrenci sayısı da artmakta. Günümüzde onlarca ülke ve binlerce üniversite SAT sınavını öğrencilerden istemiyor. Buna rağmen, SAT istemeyen üniversiteler de SAT skoru olan öğrencilere her zaman ayrıcalıklı yaklaşıyor. Yani farklı bir ülkede lisans eğitimi almak için SAT zorunlu bir sınav olmayı başardı.

Bugün baktığımız zaman SAT’ın dünyanın en iyi üniversitelerinin de kriterlerinden biri olduğunu görebiliriz. Bu üniversiteler için SAT aslında kriterden de öte bir sınav. SAT onlar için öğrencinin bölüme ve okula olan yeterliliğini gösteriyor. Çünkü SAT her yıl uzman bir kadro tarafından özel olarak hazırlanan bir sınavdır. Hem profesörle hem de SAT öğretmenleri her yıl bu sınav sorularını özenle hazırlar. Bunlara ek olarak Amerika’da üniversite eğitimi almak için SAT tamamen zorunludur.

Hatta bu zorunluluk sadece yabancı öğrenciler için geçerli değildir. Aynı zamanda Amerikan vatandaşları da kendi ülkelerinde okumak için SAT’a girmek zorundadır. Amerika merkezli bir sınav olması da buradan gelmektedir. SAT zaman içerisinde Amerika’dan tüm dünyaya yayılmıştır. Ülkemizde de okumak isteyen öğrenciler için zamanla SAT zorunluluk haline gelmiştir. Her üniversite olmasa da alanında ses getiren üniversiteler öğrencilerden geçerli bir SAT skoru ister.

SAT Sınavı Soruları Nelerdir ve SAT Hangi Bölümlerden Oluşur?


Tüm dünyada SAT 2 farklı oturumdan meydana gelir. Her oturum da kendi içerisinde farklı başlıklara ayrılır. Ayrıca her oturumun hedeflediği bilgi ölçme alanı ayrıdır. Ayrıca üniversitelerin SAT kabullerinde bazı kısımlar değerlendirilmeye alınmaz. Her oturumda öğrencilere verilen süreler de ayrıdır. Amerika’da her yıl 7 kere SAT düzenlenir. Amerika dışında ise bu sınav sadece 6 kez düzenlenir. Lise son ya da mezun olan ve SAT sınav ücreti yatıran herkes bu sınava girebilir.

SAT Sınavı Reasoning Test

Reasoning Test kısmı SAT’ın ilk oturumudur. Bu oturumda öğrenciler 3 farklı bölüm içerisinden değerlendirilir. Genellikle genel konuları kapsayan sorular sorulur. Bu bölümler ise şunlardır:

  • Okuma – Anlama
  • Analitik Yazma – Dil Bilgisi
  • Matematik ve Geometri

Yurtdışındaki üniversiteler öğrencilerden 3 kısmı da ister. Her üniversitenin kabul puanı birbirinden farklıdır. SAT’ın maksimum puan 1600, en düşük puan ise 1060’tır. Sınavın bu kısmı için öğrencilere toplam da 3 saat 45 dakika süre verilmektedir. Ülkemizde okuyacak öğrenciler yazma kısmından muaf sayılır.

SAT Subject Test

Subject Test SAT’ın ikinci kısmıdır. Bu kısım 5 farklı alandan meydana gelir. 5 alanın her biri öğrencilerin ilgili olduğu alanları ölçmek için yapılır. 2 farklı oturum olduğu için SAT iki farklı sınav olarak değerlendirilir. Sınavın bu kısmındaki her alan ülkemizde okunacak alana göre değerlendirilmektedir. Bu sınavdaki bölümler ise şunlar:

  • İngilizce
  • Tarih
  • Matematik
  • Fen Bilimleri
  • Dil Konuları

Ülkemizdeki Üniversiteler ve SAT


Ülkemizde bulunan üniversiteler her geçen dönem yurtdışından daha fazla öğrenci alıyor. SAT sınavı gibi bazı sınavlar da öğrenci seçiminde öğrencilere oldukça yardımcı oluyor. Fakat SAT hala ülkemizdeki her üniversiteye yayılmadı. Boğaziçi, ODTÜ, Koç ve Sabancı gibi üniversiteler SAT isteyen üniversiteler arasında başı çekiyor. SAT istemeyen üniversiteler ise yabancı öğrenciler için YÖS adı verilen ve yabancı öğrenciler için özel hazırlanan sınavlara girmelidir. Ayrıca öğrenciler SAT’a girmek ve başarılı olmak istiyor ise en az Upper Intermediate seviyede İngilizce’ye sahip olmalıdır.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalından SAT sınavı soruları hakkında detaylı videolar bulabilirsiniz. Ayrıca Doç. Dr. Gamze Sart web adresinden de yabancı öğrencilerin ülkemizde okuması için yapması gerekenler hakkında bilgilere ulaşabilirsiniz. Aba Academy adresinden de SAT gibi önemli sınavlar için uzmanlardan eğitim alabilirsiniz.

Read More