Blog
Akıllı Tarım Nedir ve Geleceğin Çiftlikleri Nasıl Şekilleniyor?
24 Eylül 2020
“Akıllı Tarım stratejileri aslında bugünkü pek çok ihtiyacımızı karşılar durumda. Özellikle akıllı tarlaların oluşması için suyu, nemi ve sıcaklığı ölçen bir sistem oluşturuyor. Üstelik bu sistem ile tarla ve bahçe […]”
Akıllı Tarım stratejileri aslında bugünkü pek çok ihtiyacımızı karşılar durumda. Özellikle akıllı tarlaların oluşması için suyu, nemi ve sıcaklığı ölçen bir sistem oluşturuyor. Üstelik bu sistem ile tarla ve bahçe tarzı yerler istediğiniz her zaman kontrol edebileceğiniz bir sistem oluyor.
İnsan nüfusunun ilerleyen yıllarda artın 10 milyarlara çıkacağı düşünülüyor. Böyle bir nüfus artışında gıdaların artık daha iyi kontrol edilmesi gerekiyor. Yenilikçi uygulamalar artık kaçınılmaz bir gereklilik. Bu süreç içerisinde bazı noktalar oldukça önemli.
Bu önemli noktalardan bir tanesi de dijital dönüşümün getirmiş olduğu teknolojik değişimden faydalanabilmek. Nesnelerin interneti bu yüzden oldukça önemli bir gelişimdir. Nesnelerin interneti gezegenimizdeki tüm teknolojik parçaların birbiriyle iletişim sağlamasıdır.
Gerçekte bizim bütün kullandığımız gıdanın özellikle tohumdan sofraya kadar takibini sağlayabilecek bir sistem bizlere sunuluyor. Nesnelerin interneti teknolojisi evlerin, fabrikaların ve şehirlerin yanı sıra en önemlisi çiftliklerin, tarlaların ve sera gibi yerlerin daha yoğun kullanılmasına ve takip edilmesini sağlamış oldu.
Bu teknolojiye aynı zamanda 'Yeşil Devrim' ismi de verildi. Çünkü bu sistemler tamamen doğanın daha verimli kullanılması için geliştirilmiş durumda. İnsanlar bahçe ya da tarla gibi alanlarını bu sayede telefon ya da bilgisayar gibi birçok elektronik alet ile nerede olursa olsunlar kontrol edebilecekler.
Nesnelerin İnterneti ve Gıda Kontrolü
Nesnelerin interneti teknolojisi içinde bulunduğumuz çağda sürdürülebilirlik ve gıdanın kontrolü konusunda önemli bir hale geliyor. Bu sayede ilk kez tarlada ne olduğunu görebilmek ve bu anlamda da tedbir almak mümkün hale geliyor.
Nesnelerin interneti sayesinde gittikçe azalan su kaynaklarının daha iyi kullanılabilmesi de mümkün hale geliyor. Özellikle toprağın farklı seviyelerinde kullanılan sensörler ile bu süreç çok daha ayrıntılı bir şekilde takip edilebiliyor.
Sıcaklık, nem, mantar oluşumu ya da toprağın elektriksel iletkenliği gibi tüm değerler bu sayede ölçülebiliyor. Üreticiler bu sayede bulundukları her yerde en zor bilgilere bile rahatça ulaşabiliyor.
Ayrıca zararlı hastalıklar ve organizmalara karşı da önceden hareket etme ihtimalleri doğmuş oluyor. İlaçlama ve gübreleme gibi tarımsal üretim sürecinde kritik bir öneme sahip olan etkenlerin doğru zamanda, gerekli ölçüde ve gereken yerlerde yapılması da sağlanmış oluyor.
Bu sayede çiftçilerin pek çok riski oldukça düşmüş oluyor. Hem iş yükü de azalmış oluyor hem de aynı zamanda sürecin kontrolü de maksimum verim ile sağlanmış oluyor. Geleceğin tarım sistemleri için sadece bu tür takip işler değil yeni tarım araçlarına da ihtiyaç duyulmakta.
Akıllı Tarım Makineleri ve Araçları
Dronelar sayesinde hiç ulaşılamayan yerlere ilaç ya da belli bir şekilde tohum atmak mümkün. Bu tarz teknolojilerin artık stratejik olarak kullanılması zorunlu hale gelmiş durumda. Tarımsal üretim faaliyetlerinin ötesinde özellikle yenilikçi uygulamaların depolama ve dağıtım süreçlerinde de kullanılması oldukça önemli bir konu.
Depolardaki mahsulün durumunu raporlayan sistemler ya da tüketiciye besinin üretim süreci hakkında bilgi veren uygulamalara kadar birçok yeni konu gündemde. Dünya üzerindeki tüm kaynakların doğru bir şekilde kullanılmasını sağlayacak dijital teknolojiler sayesinde asıl önemli olan insan sağlığının daha iyi hale gelmesi.
Ayrıca akıllı tarım makinaları gelişerek ileride birçok kişiye de yeni iş olanağı sağlayacak bir teknoloji olacak. Drone ve mahsul kontrol sistemleri bu makinelere verilebilecek en basit 2 örnektir.
Dünyanın Korunması
Nesnelerin interneti sayesinde sadece tarımsal bölgelerdeki gelişim değil doğal tüm kaynaklarımızı daha iyi korumamız ve kullanmamız mümkün hale gelebilir. Böyle bir durumdan söz ederken bu teknolojilerin artık tarım bölgelerinde yaygınlaşmasını sağlamak gerekiyor.
Aynı zamanda bu konu ile ilgili olarak önemli yatırım kaynaklarının da bu alana sevk edilmesi gerekmekte. Hem girişimciler hem de yatırımcıların akıllı tarım alanına yönelmesi hem kendileri hem ülkemiz hem de tüm dünya için pozitif sonuçlar doğuracaktır.
Konu hakkında daha detaylı bilgi almak için web sitesi üzerinden iletişime geçebilir ya da Doç. Dr. Gamze Sart'ın Youtube kanalını takip edebilirsiniz.