Monthly Archives Ocak 2021

Meslek seçiminde ailenin rolü nedir? Meslek seçimi sürecinde aileler çocuklarını yönlendirmeli mi? Karar süreci nasıl ilerlemeli? Meslek seçimi yaparken aileler bazen çocuklarını yönlendirmek isterler. Çocuklarının tıp, mühendislik, hukuk gibi alanlara yönelmesini isteyen ve bu konuda ısrarcı davranan ailelerin sayısının oldukça fazla olduğu söylenebilir. Çünkü aileler meslek seçimi konusunda çoğu zaman kaygılı olabiliyorlar.

Özellikle çocuklar lise çağına geldiklerinde iyi bir işe ve yeterli maddi kazanca sahip olması her ebeveynin isteği… Her aile çocuklarını iyi yerlerde görmeyi arzu ediyor. Fakat bu istekler çocuklar üzerinde zaman zaman olumsuz etki yaratabiliyor?

Meslek Seçiminde Ailelerin Yaklaşımı Nasıl Olmalı?

Peki; meslek seçiminde ailenin rolü ne olmalı? Aileler bu süreçte çocuklarına nasıl yaklaşmalı? Bu noktada ailelerin bazen geri planda kalıp söz hakkını çocuğa bırakması gerekiyor. Ekonomik güç ya da toplumda saygınlığının yüksek olduğu düşünülen meslekler başarılı bir kariyerin kapılarını açsa da her bireye mutluluk getirmiyor. İşinde mutlu olmayan birey ise çoğu zaman potansiyelini gerçekleştiremiyor. Çocuklar üzerlerinde baskı hissettiklerinde kaçma davranışı gösteriyorlar. Bu noktada bu döngüyü, bu bağı kırarak işe başlamak gerekiyor. Çocukları sürekli olarak, “hadi oğlum”, “kalk kızım”, “telefonu bırak kızım”, “gitme kızım”, “yapma kızım” gibi baskı altında hissettiren yaklaşımlardan kaçınmak gerekiyor.

Tıp, hukuk, mühendislik, mimarlık, psikoloji, görsel sanatlar, biyoteknoloji hangi alan seçilirse seçilsin; öğrenci lise, lisans, lisansüstü hangi eğitim düzeyinde olursa olsun kalıplaştırmaktan vazgeçiyor olmak gerekiyor.

Meslek Seçiminde Ailenin Rolü Nedir? Çocuklar Belli Kalıpların İçine Sokulmamalı

Başarılı olup aynı zamanda mutlu olan bireylerin nasıl bulundukları noktaya geldiği, arka planda nelerin olduğu incelendiğinde sevdikleri alanda eğitim aldıkları ve kariyerlerini de buna yönelik kurdukları ortaya çıkıyor. Çünkü; sevdiği alan devreye girdiğinde beceriler de ortaya çıkmaya başlıyor. Bu noktada meslek seçiminde ailenin rolü hakkında şunu söyleyebiliriz; ailelerin çocuklara kaftan biçmemesi gerekiyor. Çocukları belli kalıpların içine sokmaması gerekiyor. Çocukların sevdiği alanı keşfetmesi ve meslek seçimi stratejik yetenek yönetimi ve kariyer danışmanlığı ile belirlenebiliyor ve bu noktada doğru seçimler mümkün olabiliyor.

Ailelerin, çocukları hangi alanı tercih etmek istiyorsa, kendini hangi meslekte daha mutlu hissedecekse sorgulamadan ve yargılamadan arkasında durduklarını belirtiyor olmaları gerekiyor. Gençlerin hangi mesleği seçtiği farketmeksizin anne ve babalarını karşılıksız sevgiyle yanlarında görüyor olmaları gerekiyor.

Meslek seçiminde ailenin rolü, alan ve bölüm seçimi, stratejik yetenek yönetimi ve kariyer danışmanlığı gibi konularda daha detaylı bilgi edinmek için Doç. Dr. Gamze Sart ile iletişime geçebilirsiniz. Eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak isterseniz web sitesini ziyaret edebilir, YouTube kanalına abone olabilirsiniz.

Read More

Akademik ve iş dünyası özgeçmişi zaman zaman birbiri ile karıştırılsa da bu iki özgeçmiş arasında da oldukça büyük farklar bulunmaktadır. Pek çok insan bu farkları bilmemekte ya da farklı özgeçmişler oluşturmak için uğraşmamaktadır. Tabi bu durumda beraberinde başarısızlıkları ya da olumsuz dönüşleri bireylere getirmektedir. Yanlış hazırlanan özgeçmişler yüzünden insanların iş bulması zorlaşmakta ya da akademik olarak kabulleri olumsuz sonuçlanmaktadır.

Doğru akademik bir özgeçmiş oluşturmak özellikle öğrencilerin yurt dışı üniversite başvurularında önemli bir rol oynamaktadır. Diğer bir yandan iş dünyasında da özgeçmiş oluşturulurken gelecekte iş dünyası nasıl olacak gibi soruların bilinmesi ve özgeçmişin buna göre oluşturulması gerekmektedir. Her iki özgeçmiş de kendine özel stratejiler barındırmaktadır. Bu stratejiler sayesinde bireyler başarılı bir şekilde özgeçmiş oluşturabilir ve başarılı sonuçları kolayca alabilmektedir. Ayrıca stratejilerin bilinmesi yeterli değildir. Stratejilerin doğru bir şekilde uygulanması da gerekmektedir.

Akademik ve İş Dünyası Özgeçmişi Farkı

Özgeçmişler arasındaki farkları ve tüyoları bilerek adımlar atmak insanları için oldukça önemlidir. Bu tüyo ve stratejiler herkesin bildiği ya da tahmin ettiği şekilde gerçekleşmemektedir. Yani internet üzerindeki her bilgi bu anlamda bir kaynak olarak alınmamalıdır. Geleceğin iş dünyası başarılı bir özgeçmiş oluşturulmak için bilinmesi gereken önemli bir noktadır. Çünkü iş hayatı özellikle 4. Sanayi Devrimi ile birlikte köklü bir değişime girmiştir. Bu değişim sadece çalışma ya da endüstriyel anlamda gerçekleşmemiştir.

Ya da sanılanın aksine bu devrim sadece teknolojik anlamda bir değişikliğe sebep olmamıştır. İş dünyası ile alakalı tüm kavramlar bu devrim ile değişime girmiştir. Bu yüzden eski ya da geleneksel yöntemler özgeçmiş konusunda artık gereksiz ve kullanılmaz olmuştur. Diğer bir yandan akademik ve iş dünyası için hazırlanan özgeçmişlerin birbirileri için kullanılması da son derece yanlıştır. Çünkü akademik özgeçmiş içerisindeki bilgiler iş dünyası içerisinde sunulması karşınızdaki kişiye sizin ile alakalı bir bilgi vermeyecektir. İçerisindeki bilgiler tamamen insanların akademik kabulleri için bilgiler barındırmaktadır.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalını ziyaret ederek hem akademik ve iş dünyası özgeçmişi farkı konularında hem de gelecekte iş dünyasında olacak değişiklikler hakkında videolara ulaşabilirsiniz. Doç. Dr. Gamze Sart internet sitesindeki yazılardan da gelecekte yükselecek iş alanları ile alakalı konular hakkında bilgi alabilirsiniz. Aba Yurt Dışı Eğitim internet sitesinden de bu özgeçmişleri oluşturmak adına destek alabilirsiniz.

Read More

Dijital Medya Bölümü ülkemizde fazla ilgi duymasa da yurt dışında oldukça önemli sayılan ve geleceğin bölümleri arasında gösterilen bir bölümdür. Bu bölümde yeni gelişimi görebilmek ve yeni gelişimlere göre bu bölümlere yönelmek son derece önemlidir. Bu yüzden yurt dışında dijital medya alanı, sunduğu imkanlar ile oldukça dikkat çekmektedir. Ayrıca bazı ülkeler bu anlamda dijital medyanın merkezi olarak nitelendirilmektedir. Bu ülkelere kendi vatandaşları dışından yoğun bir ilgi bulunmaktadır.

Ülkemizden de pek çok öğrenci dijital medya ile alakalı lisans ya da lisansüstü eğitim almak için bu ülkeleri çok fazla tercih etmektedir. Bu bölümde iyi eğitim veren üniversiteler ise dünyanın en iyi üniversiteleri arasındadır. Yani öğrenciler yeni medya bölümü olarak nitelendirilen bu bölümde eğitimlerini Columbia Üniversitesi gibi başarılı üniversitelerde almaktadır. Aslında günümüzde tüm yönelmelerin dijital ortama doğru kayması da bu bölümün ne kadar önemli ve gelecek vadeden bir bölüm olduğunu göstermektedir.

Yurt Dışında Dijital Medya Bölümü Merkezleri

Yurt dışında pek çok üniversite dijital medya ile alakalı dersler ve eğitimler verse de bazı ülkeler bunların arasından sıyrılarak merkez olarak ifade edilecek. Bu ülkelerin başında da Hollanda bulunmaktadır. Hollanda’dan sonra ise Almanya Berlin ikinci bir merkez olarak öğrencilerin ve bu alandaki uzman kişilerin dikkatini çekmektedir. Bu iki merkez oldukça dikkat çekse de bunları takip eden bazı şehirler de bulunmaktadır. Bu şehirlerin hepsi yıllardır dijital medya alanına olan yatırımlarını arttırmayı başarmıştır.

Amerika’da San Francisco ve New York dijital medya konusunda büyük yatırımlar yapmış ve karşılığını almaya başlamıştır. Amerika’ya günümüzde yüzlerce öğrenci dijital medya konusunda lisans ya da yüksek lisans eğitimi alabilmek için gitmektedir. Amerikan üniversiteleri farklı alanlara yaptığı yatırımların karşılığını bu sayede almaktadır. Sadece mühendislik ya da tıp için değil dijital medya gibi alanlar açısından da Amerika önemli bir merkez olmayı başarmıştır. Tüm bu şehirlere ek olarak bir de İngiltere’den Londra dijital medya konusunda önemli yatırımlar yaparak merkez olmayı başarmıştır.

Doç. Dr. Gamze Sart Youtube kanalını ziyaret ederek dijital medya bölümü ile alakalı detaylı videolara ulaşabilirsiniz. Ayrıca Doç. Dr. Gamze Sart internet sitesinden de dijital medya ile alakalı yazıları okuyabilirsiniz. Aba Yurt Dışı Eğitim internet sitesinden dijital medya ve bu tarz bölümler hakkında detaylı yazılar bulabilirsiniz.

Read More

Bugün, çocuk psikolojisinde, kariyer anlamında yapılan en büyük hatalardan biri gençlerin ödüllendirilmesi konusunda cimri davranılmasıdır. Ödül olmadan gençlerin teşvik edilmesi zordur. Gençler doğru bir şekilde ödüllendirilebilirse doğru eylemlere yönlendirilmeleri kolay olacaktır. Çocuklar neden ödüllendirilmelidir sorusuna verilebilecek çok fazla cevap bulunmaktadır. Çocuğun iyi bir ahlakla ilgili güzel bir hareketi görüldüğünde takdir edilmelidir.

Takdirin devamında ise bu çocuk ödüllendirilmelidir. Çocukların sık sık eleştirilmesi doğru bir hareket değildir. Çocuklarda genel anlamda oyun oynama isteği bulunmaktadır. Çocuklar tam anlamıyla oyunlardan men edilmemelidir. Çocukların tam olarak oyunlardan men edilmesi ve bunun yerine ders çalışmaya yönlendirilmesi doğru değildir. Bu durumdaki bir çocuğun kalbi ölebilir hatta zekası iptal olabilir.

Çocuklar Neden Ödüllendirilmelidir? Türk Toplumunda Eğitim Nasıl?

Çocukların eğitiminde ödüllendirme kavramı hayati bir öneme sahiptir. Yurt dışında çocuk gelişimi ve çocuğun eğitiminde ödüllendirme ihmal edilmeyen bir husustur. Ancak Türk toplumunda ödüllendirmeden ziyade cezalandırma sistemi daha ağır basmaktadır. Bu durum çocukların kariyerleri için de önemlidir. Çocukların gelişiminde en kıymetli rol oynayan ana unsur ödüllendirmedir.

Bunu pazarlama taktiği olarak kullanan işletmeler çokça bulunmaktadır. Otellerde görüldüğü gibi basit tipte ödüllü oyunlar çocuklara yönelik olarak gerçekleştirilmektedir. Bu tarz bir oyunun aile içerisinde yapılması pek mümkün değildir. Çocukların spor ve sanat gibi faaliyetlere yönlendirilmesi gerekmektedir.

Sporun Gelişimdeki Yeri

Sporun hangi branşı olursa olsun, çocuk gelişiminde faydalı sonuçlar sağladığı görülmektedir. Çocuklar neden ödüllendirilmelidir sorusu kadar ‘sporun çocuklar için neden önemli olduğu’ sorusu merak edilmektedir. Sporda teşvikin olması, kademe kademe liglerin yer alması gibi unsurlar sporda rekabetin oluşmasını sağlamaktadır. Çocuk, sporla ilgilendiği zaman sporun olumlu etkileri çocuğun kariyerinde de ortaya çıkmaktadır.

Sporla uğraşan çocuğun kariyerinde inanılmaz bir özgüven ve kendini ifade etme yeterliliği dikkat çekmektedir. Sporun sağladığı olumlu etkiler sonucunda çocuğun duruşu değişmektedir. Çocuk, çevresine, ailesine ve arkadaşlarına sergilediği tutum ve davranışları nedeniyle saygı gören biri konumuna ulaşmaktadır. Sporda, sanatta ve müzikte başarılı olan çocukların takdir görmesi gerekmektedir. Bu tarz oluşumlar herhangi bir kulüp kurarak yarışmalara katılmalıdır. Çocuklar bu süreçlere dahil olarak kendilerini ciddi anlamda geliştirmelidir.

Çocuklar neden ödüllendirilmelidir ve sporun çocukların gelişimindeki önemi hakkında görüş ve sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart’a form aracılığıyla ulaşabilirsiniz. Güncel konularda bilgilendirici videolara erişmek için Doç. Dr. Gamze Sart YouTube kanalına abone olabilirsiniz.

Read More

Yurt dışında okumak için doğru bir strateji belirlenmelidir. Üniversite tercihlerinde öğrencilerin kafalarının karışık olduğunu görmekteyiz. Öğrenciler, hangi üniversitelerin en iyi olduğunu ve kariyer için hangi üniversiteyi seçmeleri gerektiğini merak etmektedir. Bu konuda dikkate alınması gereken önemli bir kaynak bulunmaktadır.

Bu önemli kaynağın paylaşılması, öğrencilere kolaylık sağlayacaktır. 2021 yılında liseden mezun olacak ve 2025 sınıfı olarak adlandırılan sınıf için 30 Aralık 2020 tarihinde Türkiye nezdinde en iyi üniversiteler genelde; ya red verdiler ya da kabullerini ötelediler. Bu durumda öğrencilerin panik olmasını gerektirecek herhangi bir durum bulunmamaktadır. Burada önemli olan, öğrencilerin bu süreç içerisinde nasıl sağlıklı bir şekilde yol alabileceklerini belirleyebilmeleridir.

Yurt Dışında Okumak İsteyen Öğrenciler Bu Süreçte Ne Yapmalı?

Bu süreçte yurt dışında okumak isteyen öğrenciler yalnızca Amerika başvurularında değil, İngiltere, Hollanda ve Kanada başvurularında da kendi stratejilerini değerlendirebilmelidir. Evet, bazı üniversiteler açık ara çok iyi durumdalar. Ancak, onları takip eden bazı üniversitelerin de bu prestijli üniversitelerden geri kalır bir yanları bulunmamaktadır. Her zaman hatırlanması gerekmektedir ki lisans eğitimi, eğitim sürecinin bir başlangıcını oluşturmaktadır.

Dünyanın en iyi diye bildiğimiz üniversitelerin bu kadar iyi olmalarının arkasında; başta tıp fakültelerinin iyi olması ve sonrasında lisansüstü çalışmalarda yeterli düzeyde olması yatmaktadır. Bu üniversiteler lisansüstü eğitimlerde inovasyona dönük önemli çalışmalar yürütmektedir. Bu anlamda önemli bir kaynaktan bahsetmek yararlı olacaktır. Bu kaynak, dünyadaki en iyi üniversiteleri sıralayan bir kaynaktır. Kaynak, Times Higher Education’a ait önemli bilgileri barındırmaktadır.

Kaynak Neler Sunuyor?

Times Higher Education tarafından hazırlanan bu kaynak her yıl, dünya genelinde eğitim veren üniversitelerin bir sıralamasını sunmaktadır. Sitede, dünyanın en önemli üniversitelerine ait ajandalar yer almaktadır. 2021 yılı sıralamasına bakıldığında listenin ilk başında Oxford Üniversitesi bulunmaktadır. Oxford Üniversitesi’nin arkasında Stanford Üniversitesi konumlanmış durumdadır. Bu iki üniversitenin dikkat çeken en önemli özelliği lisans düzeyinde değil, lisansüstü düzeyde olmasıdır. Listede ilk 25’te bulunan üniversitelerin öğrenciler tarafından seçilmesi tavsiye edilebilir.

Yurt dışında okumak için doğru stratejiler uygulanmalıdır. Konu hakkında soru ve önerileriniz için Doç. Dr. Gamze Sart’a form aracılığıyla ulaşabilirsiniz. Güncel konularda bilgilendirici videolara erişmek için Doç. Dr. Gamze Sart YouTube kanalına abone olabilirsiniz.

Read More

İş süreçleri her geçen gün gelişmekte ve değişmekte. Teknolojinin hızlı bir şekilde gelişmesi bu anlamda mesleklere ciddi etkilerde bulunuyor. İş süreçlerini direkt olarak etkileyen önemli bir unsur yapay zeka. Yapay zekanın pek çok sektörde öne çıkması, iş süreçlerini köklü bir değişikliğe uğratmakta. Bu durum iş bulmak için şans yaratmak faktörünü ortaya çıkarıyor.

Çünkü herhangi bir alanda yapılan çalışmalar, o alanda yaşanan gelişmeler sonucunda yapay zeka ile yapılacak bir çalışma haline dönüşebiliyor. Bu konuda şans faktörü dikkat çekmekte. İnsanların şans olayına müdahale edemediği düşünülebilir. Ancak Harvard Üniversitesi şans faktörüne farklı bir yorum katmakta. Harvard Üniversitesi’ne göre insanlar şans faktörünü de yönetebilmeli.

İş Bulmak İçin Şans Faktörünü Yönetebilmek

Harvard Üniversitesi’nin bu yönde yaptığı açıklama gerçekten de dikkat çekici. Yani insanlar için belki de başarısızlık durumunda söylenebilecek en kolay cümle ‘Şans böyleymiş’ ifadesi olabilir. Ancak insanların, içerisinde bulundukları sistemde şans faktörünü yönetebilecekleri bir sistemi oluşturabilmeleri gerekmekte. YÖK eskiden öğrenciyi bir şekilde mezun edeceklerini düşündükleri için kariyer anlamında ilerisine yönelik pek bir girişim yapmamaktaydı.

Katıldığım bazı toplantılarda, önemli sayılan özel üniversitelerin bazı rektörleri, kendilerine gelen öğrencilere iş bulamayacaklarını belirmekteydi. Onlara göre, işi öğrencinin kendisinin bulması gerekiyor. Bu bir bakış açısı olmakla birlikte Amerika’daki üniversiteler olaya bu şekilde bakmamakta.

Amerika’daki Üniversiteler Kariyer Anlamında Neler Yapıyor?

Amerika’daki üniversiteler iş bulmak için şans faktörünü minimum düzeye indirmekte. Yani bu üniversiteler öğrencilerin işe girmeleri için üstün bir çaba sergiliyor. Öğrencilerinin kariyer sahibi olmaları için öğrencilerine yeterli donanımı sağlamalarının yanı sıra kariyer için iş alanlarını araştırıyor. Türkiye’deki üniversitelerin bu şekilde bir yapılaşmaya ihtiyacı bulunmakta.

Boğaziçi Üniversitesi bu anlamda örnek olarak alınabilir. Türkiye’de Boğaziçi Üniversitesi gibi üniversitelerde kariyer anlamında girişimler olsa da bunların çapının artırılması gerekiyor. Yine benzer olarak Bahçeşehir Üniversitesi de İş Fuarı gerçekleştirdi. Üniversitelerin öğrencilerin kariyerlerine yönelik olarak İş Fuarlarından daha fazlasını gerçekleştirmeleri gerekmekte.

İş bulmak için şans faktörünü yönetebilmek günümüzde son derece önemli. Siz, kariyeriniz için şans faktörünü yönetebiliyor musunuz? Konu hakkında soru ve görüşleriniz için Doç. Dr. Gamze Sart’a form aracılığıyla ulaşabilirsiniz. Güncel konularda bilgilendirici videolara ulaşmak için Doç. Dr. Gamze Sart YouTube kanalına abone olabilirsiniz.

Read More

Kariyer seçimi geleceğe etki eden önemli seçimlerden bir tanesidir. Kariyer seçimine etki eden pek çok unsur bulunmaktadır. Bu seçimi etkileyen unsurlardan biri aile etkisidir. Kariyer seçiminde aile ilişkileri tüm yaklaşımlarda da belirtildiği üzere özellikle ilk dönemde anne çocuk ilişkileri şeklinde oldukça etkilidir. Anne ile çocuk arasındaki bağlanma ilişkisi çocuğun tüm kariyerine doğrudan etkide bulunmaktadır.

O yüzden bu anlamda çok önemli bir noktadır. Bizler eklektik adı verilen bir strateji ile kariyerimize karar vermeliyiz. Kariyer danışmanları olarak bizler yalnızca tek bir yaklaşımı değil, birden çok yaklaşımı aynı anda kullanarak ona göre kararlar vermekteyiz. Bireylerin ileriki dönemde sevdikleri işi yapmaları, onların işi performansı ile yakından ilişkilidir.

Kariyer Seçiminde Aile İlişkileri Ne İfade Ediyor?

Kariyer danışmanlığı için bize gelenlere öncelikle sorduğumuz iki soru bulunmaktadır. Bu soruların ilki, kişinin düzenli bir ilişkisinin olup olmadığıdır. İkinci soru ise kişinin sürekliliği olan bir işte çalışıp çalışmadığıdır. Danışmanlık talep eden kişinin ruhsal sağlığının nasıl olduğunu görebiliyor olmamız gerekmektedir. Kişinin ruhsal durumunun tespitinden sonra da eklektik diye tanımlanan yaklaşım uygulanmalıdır.

Öncelikle kişinin psikolojik durumu ortaya koyulmalıdır. Yani ruhsal durumu, duygularının ne yönde olduğu ve sağlık durumları anlaşılmalıdır. Kişinin ilgi alanları ve becerileri sonraki aşamada dikkate alınması gereken unsurlardır. Bireyin sağlıklı bir yaşam düzeyine sahip olup olmadığı ilk önce bakılması gerekenler arasındadır. İlerleyen aşamalarda kariyer seçiminde aile ilişkileri tespitleri gerçekleştirilmektedir.

Süreç İçerisinde Ruhsal Durum Neden Bu Kadar Önemli Sayılıyor?

Bireyin ruhsal durumu aslında kariyer anlamında bir temel sayılabilir. Ruhsal ve duygusal olarak sağlıklı olmayan bir birey, çok üst düzey yeteneğe sahip olsa da verimli sonuçlar ortaya koyamamaktadır. Dünya genelinde bu durumda olan çok sayıda önemli ismin olduğu dikkat çekmektedir. Bireyler çocukluk dönemlerinde yaşadıkları travmalar yüzünden ruhsal anlamda iyi durumda olmayabilirler. Ayrıca çocukluk yaşlarında sevgisizlik yaşayan çocukların da yeteri kadar kendilerini ortaya koyamadıkları görülmektedir. Bu tarz bireylerin, toplum içerisinde çekingen davrandıkları, sürdürülebilir işlerde çok da başarılı olamadıkları ve direnç gösteremedikleri gözlemlenmektedir.

Kariyer seçiminde aile ilişkileri süreci etkileyen önemli bir unsurdur. Konu hakkında soru ve görüşleriniz için Doç. Dr. Gamze Sart’a form aracılığıyla ulaşabilirsiniz. Güncel konularda bilgilendirici videolara erişmek için Doç. Dr. Gamze Sart YouTube kanalını takip edebilirsiniz.

Read More